BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/259 Esas 2020/550 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2019/259
Karar No: 2020/550
Karar Tarihi: 14.12.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/259 Esas 2020/550 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/259 Esas
KARAR NO : 2020/550
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/08/2018
KARAR TARİHİ : 14/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasında dosya tensiben incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı ---- Davacı şirketten bir adet --- değerinde---- değerinde --- --- satın aldığını, satın alınan ürünlerin montajı için de anlaşma sağlandığını ve söz konusu hizmet içinde --- bedel belirlendiğini, --- olmak toplam----- borcu bulunan davalı fatura kesim tarihinden itibaren ödeme yapması gerekirken herhangi bir ödeme yapılmadığını, satışa konu mal ve hizmet bedellerini içeren icap niteliğindeki belge davacı tarafça düzenlenmiş olup davalı tarafa sunulduğunu, davalı ----- adına kesilen fatura ile birlikte taraflarca ilgili hususlarda anlaşma sağlandığını, ve mal teslimi ile montaj hizmetinin ifası davacı tarafça yerine getirildiğini, fatura düzenleme tarihinin üzerinden uzun bir süre geçmesine rağmen davalı taraf üzerine düşen edimi yerine getirmediğini, davacı taraf davalı taraf aleyhine --- tarihinde ------ sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, Borçlu ----- takibin dayanağı olan faturalara yasal süre içinde itiraz etmemek suretiyle faturaların münderecatını kabul etmiş olduğu için borçlu olmadığını ileri süremeyeceğini, davalı borçlunun itiraz ettiği faiz oranı da taraflar arasında yapılan satış sözleşmesi çerçevesinde ödeme gününün geçirilmesinden itibaren işletilen reeskont-avans faizi olup faturalarla birlikte söz konusu faiz oranı da kesinleşmiş olduğunu, davalı taraf borca itiraz etmekle birlikte icra takibine itiraz ettikten sonra bankadan havale ile davacı tarafa------ ödeme yaptığını, bu ödemenin yapılması davalı tarafça borcun varlığının kabul edildiğini gösterdiğini, davalının davacı tarafça başlatılan icra takibine itiraz edip daha sonra kısmi ödemede bulunduğunu, davalı tarafın kötü niyetle itiraz ettiğinin göstergesi olduğunu, kötü niyetle yapılan bu itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davanın açılması için hak düşürücü sürenin geçmiş olduğunu, davacı tarafın eksik harç yatırdığını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davalı şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, dava hak düşürücü süre açıldıktan sonra açıldığından ve harç yatırılmadığından davanın usulden reddine, yetki itirazının kabulüne, aksi kanaate varılması halinde dava soyut ve haksız iddialara dayandığından davanın esastan reddine, davacı aleyhine asıl alacağın % 20'sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:----- sayılı İcra dosyası, ------ yetkisizlik kararı, bilirkişi raporu, dosyadaki sair bilgi ve belgeler.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İtirazın İptali ve tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş ve tarafların sulh olmaması nedeniyle uyuşmazlık belirlenerek işin esasının incelemesine geçilmiştir.
2004 Sayılı İİK.'nın 67.maddesi;----Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. ---- Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın ---- yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.-----Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. ----- Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır." hükmüne amirdir.
Davaya konu----- sayılı dosyası getirtilerek incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile örtüştüğü görülmüştür.
Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasında mal ve hizmet alım-satımına dayalı ticari ve hukuki ilişki bulunduğu ve bu kapsamda davacı tarafından cari alacaktan kaynaklı alacağının davalı tarafından ödenmemesi üzerine davacı tarafından bu cari alacağa ilişkin olarak ilamsız icra takibi başlatmış ve davalının vaki itirazı nedeniyle takip durmuş ve yasal süresi içinde işbu dava açılmıştır.
Davacı tarafın bildirdiği tüm deliller toplanmış, davalı cevap vermiş ve delilleri de toplanmıştır. Böylelikle dosya taraflar arasındaki alacağın varlığı ve miktarına ilişkin rapor verilmesi için bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi tarafından verilen rapor taraflara tebliğ edilmiş ve denetimi yapılmıştır. Yapılan incelemede davacı tarafından usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinin alacağın varlığını aynen tevsik ettiğine yönelik görüş bildirildiği görülmüştür. ------raporda açıklandığı gibi dosya kapsamında davacının davalıya mal teslimi ve montaj hizmeti yaptığı bunun karşılığında fatura düzenlediği, davacı tarafın incelenen kayıtlarında davalının davacıya ---- tutarda borçlu bulunduğu ve davacının alacağının varlığını ispat ettiği anlaşılmıştır. Her ne kadar davalı tarafından davacıya mal ve hizmetin eksik yapıldığından bahisle -- bedelli iade faturası düzenlemiş olduğunu iddia etse de, bahse konu faturanın davacının defter ve kayıtlarında yer almadığı gibi davalı tarafından söz konusu faturanın davacıya iade edildiğini ispat edecek herhangi bir bilgi ve belgenin dosya içerisinden yer almadığı anlaşılmış ve davalının bahse konu iade faturasının alacak miktarından düşülmesi kabul edilmemiştir. Dosyaya mübrez işbu bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu, gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilerek davacının davasının kabulü ile davalının ----------- sayılı dosyasına karşı yapmış olduğu itirazının İİK'nın 67/1. maddesi gereğince iptali ile takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına karar verilmiştir.
Davacının İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlu itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması böylece borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Olayımızda ise mahkememizin davacının alacaklı olduğunun tespit edildiği miktarın yargılama neticesinde belirlenmesi göz önüne alınarak şartları oluşmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
6100 Sayılı HMK'nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderleri, 326/1. Maddesi gereğince tamamen davalı taraf sorumlu tutularak HMK'nın 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)İİK'nin 67/1 Maddesi gereğince davalının----- sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin asıl alacağın ------üzerinden takip tarihinden itibaren %10,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle aynen DEVAMINA,
3-)Şartları oluşmadığından davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
4-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 336,40 TL karar ve ilam harcına peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 300,50 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç ve 360,20 TL posta masrafı ve 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.032,00 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1 uyarınca 4.080,00 TL nispi/maktu vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)HMK'nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı 6100 sayılı HMK.'nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın miktar yönünden (4.924,45<5.390,00)İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı14/12/2020
