16. Hukuk Dairesi 2016/9229 E. , 2019/3216 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., ... İlçesi Tekneli Köyü çalışma alanında bulunan ve 1976 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan ve 30.12.2013 tarihinde idari yoldan 639 parsel numarasıyla ve 545.469,96 metrekare yüzölçümlü olarak ham toprak vasfıyla Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir bölümü hakkında, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 639 parsel sayılı taşınmazdan 09.03.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 28.602,93 metrekarelik bölümünün tapusunun iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ..., dava dilekçesinde sınırlarını gösterdiği ve tescil harici alanda kaldığını belirttiği taşınmaz bölümünde lehine zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğu iddiasıyla taşınmazın adına tescili istemiyle 22.05.2014 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan keşif sonucunda, çekişmeli taşınmaz bölümünün dava tarihinden önce 30.12.2013 tarihinde idari yoldan davalı Hazine adına tapuya tescil edilen 639 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığı anlaşılmıştır. Çekişmeli taşınmaz bölümünün dava tarihi itibarıyla tapulu bir taşınmaz içerisinde kaldığı anlaşılmasına rağmen, davacı taraf davasını tapu iptali ve tescil davası olarak ıslah etmemiştir. Dava tescil talebiyle açılmış olduğundan ve davacı tarafça yasal süresi içerisinde ve yöntemine uygun şekilde ıslah talebinde bulunulmadığından, davanın tapu iptali ve tescil davası olarak görülüp sonuçlandırılması hukuken mümkün değildir. Açıklanan nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.