21. Ceza Dairesi Esas No: 2015/3092 Karar No: 2015/3941 Karar Tarihi: 14.10.2015
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/3092 Esas 2015/3941 Karar Sayılı İlamı
Özet:
G.. K.. hakkında verilen mahkumiyet hükmü temyiz edilmediği için onanmıştır. Sanık Gülcan ile katılımın evlilik devam ederken doğan çocuğun babası olarak kaydedilmesi yasalbir zorunluluk olduğu için sanık Süleyman'ın üzerine atılı suçun yasal unsurları oluşmamıştır. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 285. ve 295. maddeleri. Bu maddeler evlilik devam ederken veya sona erdikten sonra üç yüz gün içinde doğan çocuğun babasının koca olduğunu, başka bir erkek ile soy bağı bulunan çocuğun ise bağı geçerli kılındıkça tanınmayacağını düzenlemektedir.
21. Ceza Dairesi 2015/3092 E. , 2015/3941 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2012/15038 MAHKEMESİ : Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 27/10/2011 NUMARASI : 2011/256 (E) ve 2011/709 (K) SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
Hakkında verilen mahkumiyet hükmünü temyiz etmeyen G.. K.."ın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 285 ve 295. maddelerindeki “evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içerisinde doğan çocuğun babası kocadır ve başka bir erkek ile soybağı bulunan çocuk, bu bağ geçersiz kılınmadıkça tanınamaz.” düzenlemeleri karşısında; çocuğun nüfusa kaydı sırasında sanık Gülcan ile katılanın evlilik birliğinin devam ettiği ve bu evlilik dışı çocuğun, biyolojik babası üzerine derhal kayıt edilmesinin mümkün olmadığı, resmi nikahlı eşin üzerine kaydedilmesinin yasadan kaynaklanan bir zorunluluk olduğu, bu hali ile sanık Gülcan açısından suçun unsurlarının oluşmayacağı, biyolojik baba olan sanık Süleyman"ın sanık Gülcan tarafından yapılan işlemlerden haberdar olmasının çocuğun soy bağını değiştirme kastını taşıdığını ve Gülcan"ın eylemine iştirak ettiğini göstermeyeceği cihetle sanık Süleyman"ın üzerine atılı suçun yasal unsurları yönünden oluşmadığı, G.. K.. hakkında kurulan mahkumiyet hükmü yönünden de mahallinde kanun yararına bozma yoluna gidilmesinin olanaklı olduğu anlaşıldığından, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibariyle doğru olan hükmün istem gibi ONANMASINA, 14.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.