5. Ceza Dairesi 2018/2572 E. , 2018/3021 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma, denetim görevini ihmal ederek zimmete sebebiyet verme, zimmet
HÜKÜM : Sanıklar ..., ... ve ... hakkında ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan açılan kamu davasının reddi, sanıklar ... ve ... hakkında denetim görevini ihmal ederek zimmete sebebiyet verme suçundan beraat, sanık ... hakkında zimmet suçundan mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
CMK"nın 260/1. maddesine göre zimmet suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan ve davadan haberdar edilmeyen Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve vekili tarafından hükmün süresinde temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak Hazinenin katılma isteminin zimmet suçundan kurulan hükümle sınırlı olarak kabulüne, görevi kötüye kullanma ve denetim görevinin ihmali suçlarından doğrudan zarar görmediğinden temyiz yetkisi bulunmayan Hazine vekilinin bu suçlara yönelik temyiz istemlerinin ve hükmolunan ceza miktarına göre sanık ... müdafiin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 317 ve 318. maddeleri uyarınca REDDİNE, incelemenin sanık ... müdafii ve Hazine vekilinin zimmet suçundan verilen mahkumiyet, katılan vekilinin ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan verilen kamu davasının reddi ile denetim görevini ihmal ederek zimmete sebebiyet verme suçundan verilen beraat, sanıklar .... ve .... müdafiin denetim görevini ihmal ederek zimmete sebebiyet verme suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik, sanıklar .... ve .... müdafiin vekalet ücretine hasren temyiz itirazlarıyla sınırlı ve duruşmasız olarak yapılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
Sanıklar ... ve ... hakkında denetim görevini ihmal ederek zimmete sebebiyet verme suçundan kamu davası açılmış olmasına rağmen yerel mahkemece bir karar verilmediği anlaşılmakla, bu suçtan sanıklar hakkında dava zamanaşımı süresi içerisinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
1- Sanıklar .... ve .... hakkında verilen beraat hükümlerinin yapılan temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5. maddesinde yer alan "Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına Hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir." biçimindeki düzenleme nazara alınarak beraat eden sanıklar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar .... ve .... müdafii ile katılan kooperatif vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 1. bendine "kendilerini tek vekille temsil ettiren sanıklar .... ve .... için karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 3.000 TL"nin Hazineden alınarak kendilerine verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanıklar Satılmış, Gülnaz ve Süleyman hakkında ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan verilen kamu davasının reddi hükümlerinin yapılan temyiz incelemesinde;
Kooperatif başkan ve yönetim kurulu üyesi olan sanıkların kooperatifin 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ait defter ve belgelerini tutmayarak görevlerini ihmal ettiklerinin iddia edildiği olayda, mahkemece sanıklar hakkında aynı eylemden Silifke Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/91 Esas sayılı dosyasında yargılama yapılarak hüküm kurulması nedeniyle kamu davasının reddine karar verildiğinin ancak anılan kararda sanıkların 2003 ve 2004 yıllarına ait defter ve belgeleri tutmamak nedeniyle mahkum olduklarının anlaşılması karşısında, Silifke Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/91 Esas sayılı dosyasının aslı ya da onaylı örneğinin getirtilerek incelenmesinden sonra suç ve iddianame tarihlerine göre eylemler arasında hukuki kesinti oluşup oluşmadığının ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının saptanması, hukuki kesintinin gerçekleşmesi halinde ise ayrı ceza verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile kamu davasının reddine karar verilmesi,
3- Sanık ... hakkında zimmet suçundan verilen mahkumiyet hükmünün yapılan temyiz incelemesinde ise;
a) Sanık ..."ın 2006 yılında muhtelif kişi ve firmalara iş avansı olarak toplam 304.200 TL verdiğinin ancak tediye makbuzlarının ve gider belgelerinin olmadığının, bu miktar kooperatif parasının başkalarının kullanımına bırakılarak sanığın zimmet suçunu işlediğinin kabul edildiği olayda, iddia ve savunma göz önünde tutulup maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından her bir kooperatif üyesinden 13.000 TL toplanmasına karar verildiği tarih itibariyle üyelerin tespit edilerek tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulup parayı ödeyip ödemediklerinin veya paraya karşılık ne şekilde taahhütte bulunduklarının ve yerine getirip getirmediklerinin sorulması, iş avansı verilen muhtelif kişi ve firma yetkilileri ile özellikle üyelerden para toplanmasına karar verildikten sonra inşaatın eksikliklerinin tamamlanması için anlaşma yapılan ve sanık tarafından eksik iş yapmasıyla fatura kesmemesi nedeniyle ihtarname çekilen firma yetkilisi ...."ün ifadesinin alınarak kooperatife hangi tarihlerde ne miktarda iş yaptıklarının, borç ve alacaklarının olup olmadığının sorulması, gerektiğinde ilgili kurumlara tekrar müzekkere yazılarak anılan tarih itibariyle kooperatifin borcunun saptanıp ödenip ödenmediği, ödendiyse hangi tarihte ödendiğinin tespit edilmesi, muhasebe ve kooperatif kayıtlarından 2006 yılından önce inşaat için yapılan harcamaların tespitine çalışılıp daha sonra mahallinde uzman bilirkişilerle keşif yapılarak Silifke Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/93 sayılı dosyasındaki bilirkişi tespit tarihi itibariyle inşaatın maliyetinin hesaplanıp aynı raporda tespit edilen eksiklikler de göz önüne alınarak sanığın zimmetinde kalan para olup olmadığı ve miktarının tespiti için dosyanın bir bütün halinde emekli Sayıştay uzman denetçilerinden oluşan yeni bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor tanziminden sonra sonuca göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik incelemeyle mahkumiyet hükmü kurulması,
b) Kabule göre de;
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53/1. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Sanık ..."ın suçu 5237 sayılı TCK"nın 53/1-d maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle işlemesine rağmen hakkında 53/5. maddesi gereğince cezanın infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafii ile katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.