Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13335
Karar No: 2020/293
Karar Tarihi: 09.01.2020

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13335 Esas 2020/293 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Şüpheli, sevk ve idaresindeki araç ile karşıdan karşıya geçmekte olan mağdurun yaralanmasına neden oldu. Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildi ancak Yargıtay 12. Ceza Dairesi, şüphelinin kusur durumunun kesin ve inandırıcı bir şekilde tespit edilmesi gerektiğini belirterek, Adli Tıp Kurumu veya Karayolları İhtisas Kürsüsünden teknik bilirkişi raporu alınmasını ve olay yerinde keşif yapılmasını talep etti. Bu nedenle Çorlu 1. Sulh Ceza Hâkimliği kararı bozuldu ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi gereği dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edildi.
Kanun maddeleri:
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 160. madde
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 309. madde
12. Ceza Dairesi         2019/13335 E.  ,  2020/293 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Hâkimliği

    Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Çerkezköy Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 08/03/2018 tarihli ve 2018/685 soruşturma, 2018/2489 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Çorlu 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 14/01/2019 tarihli ve 2019/138 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu,
    Dosya kapsamına göre, şüphelinin sevk ve idaresinde bulunan araç ile otobanda seyir halindeyken karşıdan karşıya geçmekte olan mağdura çarparak yaralanmasına neden olduğu olay nedeniyle hakkında düzenlenen kaza tespit tutanağında herhangi bir kural ihlali yapmadığının tespit edildiğinden bahisle hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de,
    Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 05/09/2013 tarihli ve 2012/19402, esas, 2013/19286 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere taksirle işlenen suçlardan dolayı kusurluluk değerlendirmesi ancak mahkeme hakimi tarafından yapılabileceği, kusurun belirlenmesi normatif bir değerlendirmeyle mümkün olmakla birlikte, konunun teknik bilgiyi gerektirmesi, hakimin hukuk bilgisiyle sorunu çözemeyeceği durumlarda, bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğinde dahi, bilirkişinin inceleme yetkisi kusurlulukla ilgili olmayıp, işin tekniği ve norma aykırı davranışın belirlenmesi ile sınırlı olacağı, bilirkişi raporlarının mahkemeyi bağlayıcı değil, delilleri değerlendirme vasıtalarından biri olduğu, mahkemelerin gerekçelerini açıklamak suretiyle bilirkişi raporlarına itibar edip etmeme hususunda takdir ve değerlendirme hakkına sahip olduğu, bilirkişi tarafından münhasıran hakimin yetkisinde bulunan kusurluluk konusunda herhangi bir değerlendirme yapılmaması gerekmekle birlikte, bu yöndeki bir değerlendirmenin de hakimi bağlayıcı bir yönünün bulunmadığı, bu haliyle şüphelinin kusur durumunun her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı biçimde tespit edilmesi bakımından olay yerinde keşif yapılarak, tarafların kusur durumuna ilişkin Adli Tıp Kurumu veya Karayolları İhtisas Kürsüsünden teknik bilirkişi raporu alınmasından sonra şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, yapılan eksik soruşturma sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca Çorlu 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 14/01/2019 tarihli ve 2019/138 değişik iş sayılı kararının bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 12/11/2019 gün ve 94660652-105-59-15742-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20/11/2019 gün ve 2019/111463 sayılı ihbarnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Şüphelinin sevk ve idaresinde bulunan araç ile meskun mahalde, iki yönlü asfalt kaplama yolda seyir halindeyken, olay yeri kavşağa geldiğinde sola dönüş yaparak sokağa girmek istediği esnada, karşıdan karşıya geçmekte olan mağdura çarparak nitelikli şekilde yaralanmasına neden olduğu olayda; kaza tespit tutanağında şüphelinin herhangi bir kural ihlali yapmadığının tespit edildiğinden bahisle hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; şüphelinin kusur durumunun her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı biçimde tespit edilmesi bakımından olay yerinde keşif yapılarak, tarafların kusur durumuna ilişkin Adli Tıp Kurumu veya Karayolları İhtisas Kürsüsünden teknik bilirkişi raporu alınmasından sonra şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karara yönelik itirazın kabulü yerine, delillerin hatalı değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde reddine karar verilmesi,
    Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Çerkezköy Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 08/03/2018 tarihli ve 2018/685 soruşturma, 2018/2489 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Çorlu 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 14/01/2019 tarihli ve 2019/138 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi