Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7514
Karar No: 2019/3207
Karar Tarihi: 29.04.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/7514 Esas 2019/3207 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/7514 E.  ,  2019/3207 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında, ... İlçesi Önerli Köyü ve Köprübaşı Mahallesi çalışma alanında bulunan temyize konu 113 ada 6, 105 ada 46, 48, 54, 56, 211, 233, 238, 264 ve 319 parsel sayılı, 4.029.48, 968.75, 293.45, 3.177.40, 1.112.02, 1.805.39, 1.245.11, 3.024.97, 3.839,93 ve 3.261,95 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan; tapu kaydı, satın alma, hibe, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 113 ada 6 ve 105 ada 46 parsel sayılı taşınmazlar tapu kaydı, satın alma, hibe, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına, 105 ada 48 ve 211 parsel sayılı taşınmazlar aynı nedenlerle davalı ... adına, 105 ada 54, 264 ve 319 parsel sayılı taşınmazlar aynı nedenlerle davalı ... adına, 105 ada 56, 233 ve 238 parsel sayılı taşınmazlar ise davalılar ... ve ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, yine aynı nedenlerle çekişmeli taşınmazların müşterek muris ...’den intikal ettiğini, mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediğini ve davalılara daha çok pay verildiğini ileri sürerek, çekişmeli taşınmazların hisseleri oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 105 ada 46, 48, 211 ve 319 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tesciline, çekişmeli 113 ada 6 ve 105 ada 238 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile tamamı 672 pay kabul edilerek, 196 payın davacılar ... mirasçıları adına, kalan payın tespit maliki adına, çekişmeli 105 ada 54, 56, 233 ve 264 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile toplam 336 pay kabul edilerek, 168 payın davacı ... mirasçılarına adına kalan payların ise tespit maliki davalılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, çekişmeli 105 ada 46, 48, 211 ve 319 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik davacılar vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle bu parseller yönünden usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2- Temyize konu 105 ada 54, 56, 233 ve 264 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik davalılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davalılar adına tespit gören dava konusu taşınmazlar ile davacılar adına tespit görüp temyize konu olmayan 55 ve 231 parsel sayılı taşınmazlar, kadastro sırasında 1975 tarih 42 nolu tapu kaydının revizyonu sonrası oluşan taşınmazlar olup, tapu kaydı kök muris ...’in yaptığı bağış nedeniyle 1/2 pay davalıların babası Kamil Ekiz adına, 1/2 pay davacıların babası ... adınadır. Mahalli bilirkişi, tespit bilirkişi ve tanık beyanlarına göre, taraflar 30-40 yıldır bu paylaşıma göre bu taşınmazları kullanmakta olup, davacılar dava dilekçesinde davalılara daha çok pay verildiğini belirterek dava açmışlar, davalılar da taksim savunmasında bulunmuşlardır. Bu durum karşısında taşınmazların bu şekilde uzun süreli kullanım ve davacıların beyanları taksime karine teşkil etmektedir. Mahkemece bu taşınmazlara ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken, murisin sağlığında paylaşım yapmadığı ve muris öldükten sonra da tüm mirasçıların katılımı ile usulünce taksim yapılmadığı kabul edilip, davalılar adına yapılan tespit iptal edilerek, tapu kaydındaki 1/2"şer pay oranında hem davacı hem de davalılar adına hüküm kurulması hatalı olmuştur. Bu nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne ve bu parseller hakkındaki usul ve yasaya aykırı olan hükmün BOZULMASINA,
    3- Taraf vekillerinin temyize konu 105 ada 238 parsel ve 113 ada 6 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazların tarafların müşterek murisi ...’den geldiğini, miras bırakanın sağlığında taşınmazları paylaştırmadığını ve kök muris ... öldükten sonra da mirasçıları arasında taksim edilmediğini belirterek taşınmazlarda davalılara daha çok pay verildiği iddiası ile dava açmışlar, davalılar ise çekişmeli taşınmazların, müşterek muris ... tarafından sağlığında mirasçıları arasında paylaştırıldığını ve bu taşınmazların kendilerine düştüğünü savunmuşlardır. Dolayısıyla adı geçen taşınmazların evvelinde müşterek muris ...’e ait olduğu hususunda, taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, muris ...’in sağlığında mirasçılarına dava konusu taşınmazları paylaştırıp paylaştırmadığı, paylaştırma ile zilyetliğin devredilip devredilmediği ya da müşterek muris ... öldükten sonra çekişmeli taşınmazların mirasçılar arasında usulüne uygun şekilde taksime konu edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, taraflar arasında paylaşım veya taksim yapılmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, mahallinde dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları, taraflar arasındaki nizayı çözmek için yetersiz ve soyut kalmakta olup, ayrıca birbiri ile de çelişmektedir. Çekişmeli taşınmazların, kimden kime ve ne suretle intikal ettiği, kimin hangi sebeple zilyet olduğu kesin olarak belirlenmediği halde, mahkemece paylaşım ya da taksim yapılmadığının kabul edilmesi hatalı olmuştur. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
    O halde, doğru sonuca ulaşabilmek için, mahkemece, tarafların ortak miras bırakanı ..."in ölüm gününde terekesine dahil olan tüm taşınmaz mallar ile diğer mirasçıların kullanımındaki taşınmazlar belirlenip, kadastro tutanaklarının örnekleri dosya içine getirtilerek dosya tamamlandıktan sonra, taşınmazların bulunduğu yerde, çekişmeli taşınmazları iyi bilen, davada yararı bulunmayan, yaşlı yerel bilirkişiler, tespit bilirkişilerinin tümü ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılarak, söz konusu taşınmazların muris ..."in sağlığında mirasçılarına paylaştırılıp paylaştırılmadığı, paylaştırıldıysa hangi taşınmazın kime düştüğü, paylaştırma yoksa murisin ölümünden sonra terekesinin taksim edilip edilmediği, taksim varsa her bir mirasçının payına hangi taşınmazların düştüğü, bu taşınmazların tutanakları getirtilerek akıbetlerinin ne olduğu, kadastro sırasında kimler adına tespit edildikleri, taşınmazların ne zamandan beri, kim tarafından ve hangi sıfatla kullanıldıkları, tarafların kullanımının kendi adlarına mı, yoksa tüm mirasçılar adına mı olduğu, zilyetliğinin devredilip devredilmediği, devredilmiş ise ne zaman devredildiği, hususlarında somut olaylara dayalı olarak bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri ile önceki keşif beyanları arasında çelişki bulunduğu takdirde, gerekirse yüzleştirme yapılarak çelişki giderilmeye çalışılmalı, değerlendirme yapılırken paylaşımda eşitliğin kural olmadığı göz önünde tutulmalıdır. Kadastro tutanağının edinme sebebinde bildirilen olaylara aykırı sonuçlara ulaşılması halinde, tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek aykırılıkların giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, muris ..."in mirasçıları arasında paylaşım yapılmadığı kabul edildiği halde, davalıların murisi Kamil hayatta olduğundan davalıların, terekeye göre 3. kişi durumunda bulundukları gözetilerek Kadastro Kanunu’nun 30/2. maddesine göre miras payı ile sınırlı olarak dava görülemeyeceğinden, tereke adına bir karar verilmemesi de isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu parseller yönünden BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalılara iadesine,
    yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    29.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi