22. Hukuk Dairesi 2016/7766 E. , 2019/6151 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının davalı ... ... Bölge Müdürlüğü"nde muhabir olarak işe girdiğini, daha sonra ... Bölge Müdürü olarak işe devam ettiğini, iş akdinin emeklilik nedeniyleson bulduğunu öne sürerek fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil, yıllık ücretli izin ile fark kıdem tazminatı, geç ödenen kısmi kıdem tazminatı faizi ve iş riski ile yapılan çalışmalardan doğan ücretler ve gecikme faizlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda ve yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre ve özellikle temyiz dilekçesinde bildirilen nedenlere göre davacının tüm davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Taraflar arasında davacının hesaplamalara esas hizmet süresi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacının hizmet süresi, ... Ajansı Memurları Yardım Sandığı Tüzüğü Ve Borç Verme Yönetmeliği’nin 11 .maddesinde, hizmet müddetinin hesabında altı aydan fazlasının seneye tamamlanacağının düzenlendiği gerekçesiyle 21 yıl kabul edilerek kıdem tazminatı hesaplanmıştır. Mahkemece bu şekilde yapılan hesaplamaya itibar edilerek hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç, sözü edilen düzenlemenin ... Ajansı Memurları Yardım Sandığından kaynaklanan alacaklar için geçerli olabileceği ve kıdem tazminatına esas çalışma süresinin tespitinde bü düzenlemenin dikkate alınamayacağı gözetilmediğinden hatalı olmuştur. Açıklanan nedenle, işveren tarafından düzenlenen kıdem tazminatı bordrosunda çalışma süresinin 20 yıl 11 gün olarak kabul edildiği de dikkate alınmak suretiyle hesaplama yapılması gerekmektedir.
3- Taraflar arasında bir diğer uyuşmazlık konusu, gecikme faizine uygulanan en yüksek mevduat faizinin oranı konusundadır. Bu hususta Mahkemece araştırma yapılmaması hatalı olup söz konusu faiz oranı bankalardan sorularak araştırılmalı ve buna göre sonuca gidilmelidir.
4- Davacının yıllık ücretli izin alacağı bulunup bulunmadığı konusunda da taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, kullanılmayan izin süreleri karşılığında, davacıya, 5953 sayılı Kanun"un 29. maddesi uyarınca iki kat ücret ödenmesi gerektiği ve fakat işverence, fesihte, kullanılmayan izin süresine karşılık ücretin, iki kat oranının uygulanmadan ödendiği belirtilerek, aradaki fark hesaplanmıştır. Ne var ki; varılan sonuç yasal düzenlemeye ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına uygun düşmemektedir. 5953 sayılı Kanun’un 29. maddesinde “Gazeteciye bu Kanun"un 21. maddesinde yazılı yıllık izni vermeyen veya izni vermiş olup da izin müddetine ait ücreti ödemeyen işverene, yıllık izin vermediği veya izin süresine ait ücretleri ödemediği kimsenin izin müddetine tekabül eden ücretler yekununun üç katı kadar idari para cezası verilir; ayrıca gazeteciye ödenmesi gereken ücret toplamı, iki kat olarak ödenir” hükmü düzenlenmiştir. Bu hüküm uyarınca, iki kat oranının uygulanabilmesi için, işçinin talep ettiği halde işverence talebinin yerine getirilmeyerek yıllık izinlerinin kullandırılmaması veya yıllık izin kullandırılmasına rağmen izin süresine ait ücretinin ödenmemesi gereklidir.
Somut olayda, dava dilekçesinde, iş sözleşmesinin feshine bağlı olarak, kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretin hüküm altına alınması talep edilmiştir. Davacının yıllık izin kullanmayı talep ettiği halde, işverence talebinin reddedildiğini gösterir bir delil dosyaya sunulmamıştır. Bu halde, kullanılmayan izin süresi için iki kat ücret ödenmesi gerektiğinin kabul edilerek sonuca gidilmesi hatalıdır.
Mahkemece bu yönler gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.03.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.