Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1837
Karar No: 2021/12964
Karar Tarihi: 27.10.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/1837 Esas 2021/12964 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/1837 E.  ,  2021/12964 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi


    Dava, 1479 sayılı kanun kapsamında sigortalılık süresi ve yaşlılık aylığı tahsisi istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ...Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, davalı Kurumun ticari faaliyeti olmadığı gerekçesi ile iptal ettiği 21.10.1992-25.11.1999 tarihleri arasındaki bağkur sigortalılık süresinin tespitine, yaşlılık aylığı tahsis talebini takiben aylık bağlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı, kurum işlemlerinin usul ve kanunu uygun olduğundan davanın reddini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Mahkemesince, “...Somut olayda davacının dava konusu dönemde gelir vergisi mükellefiyet kaydnın ve kanunla kurulu meslek kuruluşlarında kaydının olmadığı, 16.06.1999 tarihinde yapılan 19.500,00 TL ödeme dışında başkaca bir prim ödemesi bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda davacının 1479 sayılı yasanın 24, 25 ve 79. Maddeleri gereği dava konusu döneme ilişkin zorunlu veya isteğe bağlı sigortalı olma şartlarını taşımadığı ortadadır. Ancak dava konusu dönemde Kurum tarafından 16.06.1999 tarihinde davacıdan 19.500,00 TL tahsil edilmesi, 15.11.2018 tarihli ekstrede davacının 16.06.1999 tarihi itibariyle 10.659,485 TL fazla ödemesinin bulunması, davalı Kurumca davacının sigortalı kabul edilmediği yönündeki işlemin 02.02.2017 tarihinde gerçekleştiği halde yersiz olarak tahsil edilen 19.500,00 TL"nin davacıya iade edilmemesi, söz konusu yersiz ödemenin halen Kurum tarafından nemalandırılması ve yersiz ödeme tarihinden bu yana yaklaşık 10 yıl gibi uzun bir sürenin geçmiş olması hususları nazara alındığında, davacıyı kendi hatalı işlemi nedeniyle yıllarca sigortalı sayan Kurumun, davacıya sigortalı olduğu inancını verdikten sonra yaptığı yanlışlığın farkına vararak sigortalılık süresini indirmesinin iyi niyetten uzak, hakkın kötüye kullanımının tipik bir örneği olduğu tartışmasızdır.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 02.04.2019 tarihli bir kararında da aynen ".. geçmişe yönelik olarak primleri tahsil ettikten ve uzun süre bu primleri kullandıktan sonra Kurum tarafından sigortalılığın iptalinin iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağı bu nedenle primleri tahsil edilen sürelerin 1479 sayılı Kanuna tabi zorunlu sigortalı olarak kabul edilmesi gerekmekte olup davacının 01.01.1986-02.05.1991 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanuna tabi zorunlu sigortalı olduğunun kabulü zorunlu bulunmaktadır." denilmektedir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının 506 sayılı kanun kapsamında zorunlu sigortalılık süresi ile çakışan 01.08.1993-31.08.1993 tarihleri arası 30 gün ve 20.07.1995-30.11.1995 tarihleri arası 90 günlük zorunlu sigortalılık süresi dışlanarak 22/10/1992-01/08/1993, 01/09/1993-20/07/1995, 01/12/1995-25/11/1999 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasaya tabi zorunlu sigortalı kabul edilmesi gerektiğinin tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesi ile " ...davanın kabulü ile;
    1-3460086496 Esnaf Bağ-Numaralı davacı ..."in kurumca kabul edilen hizmet süresine ilaveten 22/10/1992-01/08/1993, 01/09/1993-20/07/1995, 01/12/1995-25/11/1999 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasaya tabi zorunlu sigortalı kabul edilmesi gerektiğinin tespitine,
    2-Yasal şartlar gerçekleşmekle 02/02/2017 tahsis talep tarihini takip eden 01/03/2017 tarihinden itibaren davacıya 1479 sayılı yasadan yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine,
    3-Davacının yasal faiz hakkının saklı tutulmasına,...” kararı verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Bölge Adliye Mahkemesince “...Davalı Kurum vekilinin Yozgat İş Mahkemesi"nin 10/09/2019 tarih ve 2018/120 Esas - 2019/105 Karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b maddesinin (1) numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine,...” karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU NEDENLERİ
    Davalı Kurum vekili kurum işlemlerinin usul ve kanunu uygun olduğundan kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ
    Davacının, 1.6.1989-30.11.1995 tarihleri arasında kesintili 506 sayılı kanun kapsamında sigortalılık süresi bulunduğu, vergi kaydı esas alınarak 27.5.1991 tarihinden itibaren Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, 27.5.1991-21.10.1992 ve 25.11.1999 tarihinden itibaren devam eden vergi kaydının, 1.2.2001 tarihinden itibaren devam eden esnaf sicil kaydının, 7.11.2000 tarihinden itibaren devam eden oda kaydının bulunduğu, Kurumca kesintisiz sigortalı kabul edilirken 14.2.2017 tarihli işlemle davacının vergi, oda ve sicil kaydının bulunmadığı tespit edilen 21.10.1992-25.11.1999 tarihleri arasındaki sigortalılık süresinin iptal edildiği, davacının ilk prim ödemesinin 16.06.1999 tarihinde başladığı anlaşılmaktadır.
    Uyuşmazlık davacının, vergi, oda ve sicil kaydı bulunmayan 21.10.1992-25.11.1999 dönemlerde Bağ-Kur sigortalılığının bulunup bulunmadığı ve akabinde tahsis şartlarının oluşup oluşmadığıdır.
    1479 sayılı Kanunda, 506 sayılı Kanunun 79. maddesine paralel geçmişe yönelik sigortalılık tesciline imkan veren yasal düzenleme bulunmadığından anılan sigortalılık niteliğine sahip olunmadığı döneme ait prim borçlarının daha sonraki tarihlerde Kurumca hatalı olarak geriye dönük tahsil edilmesi de ilgiliye zorunlu sigortalılık hakkı kazandırmaz.
    Davacının ilk prim ödemesi 16.6.1999 tarihinde yapılmış olup, bu primlerin Kurum tarafından uzun süre kullanıldığından bahsedilemeyeceğinden, anılan ödemeler nedeniyle Medeni Kanunun 2. maddesinden hareketle geçmişe yönelik 21.10.1992-25.11.1999 tarihleri arası zorunlu sigortalılık verilmesi mümkün bulunmamaktadır.
    Ne var ki sigortalıların amacının uzun vadeli sigorta kollarından sağlanacak haklara ulaşmak olduğu değerlendirildiğinde, talebin varlığı halinde ödenen primlerin ödeme tarihinden itibaren karşıladığı süreye isteğe bağlı sigortalılık verilerek bu çerçevede tahsis talebi irdelenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ...Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ :...Bölge Adliye Mahkemesi 7. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi