2. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/2707 Karar No: 2019/2173
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2018/2707 Esas 2019/2173 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2018/2707 E. , 2019/2173 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVACI-DAVALI : ... DAVALI-DAVACI : ... DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından; erkeğin davasının kabulü, karşı davasının reddi, birleşen davası hakkında kurulan hüküm ve katılım payı alacağı davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 05/03/2019 günü temyiz eden davalı-davacı ... gelmedi. Karşı taraftan davacı-davalı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı erkeğin katkı payı alacağına ilişkin davasının 28.12.2015, davalı-davacı kadının katkı payı alacağına ilişkin karşı davasının ise 26.12.2017 tarihli celse de tefrik edildiğinin anlaşılmasına göre, davalı-davacı kadının münhasıran katkı payı alacağı davasına yönelik temyiz itirazı yersizdir. 2-Davalı-davacı kadının erkeğin boşanma davası ile kendisi tarafından ikame dilen karşı boşanma ile birleşen boşanma davalarına yönelik temyiz itirazlarının hasren yapılan incelemesine gelince; Davacı-davalı erkek tarafından 08.09.2014 tarihinde boşanma davası ikame edilmiş, davalı-davacı kadın tarafından ise, davacı-davalı erkeğin davasına karşı sunduğu cevap ve karşı dava dilekçesiyle 02.10.2014 tarihinde karşı boşanma ve ayrıca ... 3. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinde de işbu karşılıklı boşanma davalarıyla birleştirilen 08.09.2014 tarihli ayrı bir boşanma davası daha açılmıştır. Mahkemece, davalı-davacı kadının kusurları yazılmak suretiyle erkeğin boşanma davasının kabulüne, kadının ise münhasıran karşı boşanma davasının da iddialarını ispatlayamadığından reddine karar vermiştir. Mahkemece, davalı-davacı kadının davasının ispat edememesi nedeniyle reddine karar verildiğine göre "ret" kararının, davalı-davacı kadının, davacı-davalı erkeğin boşanma davasına mukabil açtığı 02.10.2014 tarihli karşı boşanma davasına münhasıran verildiği ve kadının 08.09.2014 tarihli birleşen boşanma davası hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmadığı anlaşılmaktadır. Dava, karşı dava ve birleşen davalar birbirinden bağımsız ayrı davalardır ve davaların her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir. Davalı-davacı kadın tarafından açılan 08.09.2014 tarihli boşanma davası hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken, bu hususun nazara alınmaması doğru bulunmamış ve hükmün münhasıran bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, 2. bentte yazılı bozma sebebine göre; davacı-davalı erkeğin boşanma davası ile davalı-davacı kadının karşı boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, bozma ve inceleme kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölüm ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 05.03.2019(Salı)