MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK 157/1, 52/2, 53/1-2-3 maddeleri gereğince (iki kez) mahkumiyet

Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği, ancak; uzlaştırmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede,
Katılan ..."in kafede çalışırken sanığın müşteri olarak geldiği ve kendisinin bakanlıklarda çalıştığını, Devlet Personel Başkanlığında kontenjanı olduğunu söyleyerek katılan ...’i inandırdığı ve işe aldırabileceğini, varsa yakınlarını da aldırabileceğini söylediği, katılanın konuyu arkadaşı katılan ... ve annesi ..."e anlattığı, onların da kabul etmesi üzerine sanığın kendilerinden talep ettiği kişi başına 165 TL’ yi sanığa teslim ettikleri, daha sonra sanığın üzerinde Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı başlığı bulunan ve katılanların belirtilen tarihte başkanlıkta bulunmalarına ve tedarik edilecek belgelerin hazır edilmesine ilişkin düzenlediği belgeleri katılanlara verdiği, katılanların istenen evrakları tamamlayıp Devlet Personel Başkanlığına müracaat ettiklerinde dolandırıldıklarını anladıklarının iddia edildiği olayda, sanığın tanık olarak dinlenen ...’i işe sokacağı vaadiyle katılanlar ile birlikte ...’den 165 TL para aldığı ve sanığın ...’e yönelik eylemi nedeniyle sanık hakkında mahkeme tarafından suç duyurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, sanığın aynı suç işleme kararının icrası kapsamında her bir mağdurdan menfaat temin etmesi halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanacağının değerlendirilebilmesi açısından sanığın ...’e yönelik eylemi nedeniyle açılmış bir dava bulunup bulunmadığı araştırılarak dosyalar arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu dikkate alınarak tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi bakımından, mümkün olması halinde dosyaların birleştirilmesi, birleştirme imkanı yoksa ilgili dosyanın celp edilerek geldiği son durum itibariyle özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi ve bu davayı ilgilendiren belgelerin onaylı birer suretinin dosyaya intikalinin sağlanmasından sonra delillerin bir bütün halinde değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.