Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/6982 Esas 2014/14097 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi
Tarihi :06.02.2014
No :2013/979-2014/35



Dava, davacının 01.11.2001 tarihinden itibaren ölüm aylığı tahsisi istemine ilişkindir.

Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

Davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Yasanın 41. maddesidir. Anılan maddenin sigortalının ölümü tarihinde yürürlükte bulunan şekli ile hak sahiplerinin ölüm aylığına hak kazanılabilmesi için “sigortalının en az 3 tam yıl sigorta primi ödemiş bulunması şarttır.”. Eldeki davada, 24.12.1999-30.09.2001 tarihleri arasında anılan Yasa kapsamında sigortalı olan davacının murisinin, 17.10.2001 tarihinde ölümü sonucu, talebine istinaden davacıya Kurumca 30.10.2002 tarihinde toptan ödeme yapıldığı, askerlik borçlanması ile toptan ödeme aldığı dönemin ihya edilmesi sonucu tahakkuk eden prim borcunu ödediği tarihi takip eden ay başından itibaren davacıya ölüm aylığı bağlandığı anlaşılmaktadır. Davacının, sigortalının ölümü tarihinden ölüm aylığı bağlandığı tarihe kadar Kuruma askerlik borçlanması talebinde bulunmadığı gibi, ölüm toptan ödemesi ile sigortalının sigortalılık sürelerine yönelik ödediği primleri geri alarak Kurumca kabul edilen zorunlu sigortalılık süresini tasfiye etmiştir. Hal böyle olunca, sigortalının ölümü tarihinde ölüm aylığı bağlanmasına yeter sigortalılık süresi bulunmayan ve sonrasında ölüm toptan ödemesi ile murisine ait tüm sigortalılık süresini tasfiye eden davacı yönünden, ölüm tarihini takip eden ay başından itibaren ölüm aylığı tahsisi şartlarının gerçekleşmediği gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 09.06.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.