Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/34661
Karar No: 2019/6440
Karar Tarihi: 21.03.2019

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/34661 Esas 2019/6440 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı çalışan, iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiğini iddia ederek kıdem-ihbar tazminatı ile fazla mesai, genel tatil alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Mahkeme, davacının çalışma süresine dair delilleri kabul ederek kısmen kabul etmiştir. Ancak, davacının işe başlama tarihi ile ilgili iddiası ile davalının savunması ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu belirtilerek karar bozulmuştur.
HUMK'nun 426/A maddesi gereği, miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar temyiz edilemez. Kesinlik sınırı, sadece dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınarak belirlenir. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz. Birleştirilen davalarda, temyiz sınırı her dava için ayrı ayrı belirlenir. İhtiyari dava arkadaşlığında, temyiz sınırı her dava arkadaşının davası için ayrı ayrı belirlenir. Karşılık davada, temyiz sınırı asıl dava ve karşılık dava için ayrı ayrı belirlenir. Tespit davalarında, temyiz sınırı tespit davasının öncüsü olduğu eda davasının miktar ve değerine göre belirlenir. Temyiz sınırından fazla bir
9. Hukuk Dairesi         2015/34661 E.  ,  2019/6440 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    YARGITAY KARARI

    1- Davalı temyizi açısından;
    Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar HUMK.nun 426/A maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz kesinlik sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz.
    Birleştirilen davalarda, temyiz sınırı her dava için ayrı ayrı belirlenir.
    İhtiyari dava arkadaşlığında, temyiz sınırı her dava arkadaşının davası için ayrı ayrı belirlenir.
    Karşılık davada, temyiz sınırı asıl dava ve karşılık dava için ayrı ayrı belirlenir.
    Tespit davalarında, temyiz sınırı tespit davasının öncüsü olduğu eda davasının miktar ve değerine göre belirlenir.
    Temyiz sınırından fazla bir alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, hükümde asıl istemin kabul edilmeyen bölümü temyiz sınırını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Kısaca temyize konu edilen miktara bakılarak kesinlik belirlenir.
    Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde, kısaca kısmi davada kesinlik sınırı dava edilen miktara göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir.
    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 06.06.1975 gün ve 1975/6-8 sayılı içtihadında, 5521 sayılı yasada açık düzenleme olmamakla birlikte, bu yasanın 15. maddesindeki düzenleme gereği HUMK.nun 426/A maddesindeki kesinlik sınırının iş mahkemelerinde verilen kararlarda da uygulanması gerektiği, grup halinde açılan davaların salt iş mahkemelerine özgü bir dava türü olmadığı, bu nedenle seri olarak açılan davalarda her dosya için kesinlik sınırına bakılması gerektiği açıkça belirtilmiştir.
    Davada karar tarihi itibari ile mahkemece hüküm altına alınan miktar 580,82 TL olup, 2.080,00 TL.lik kesinlik sınırı içinde bulunduğundan, davalının temyiz isteminin HUMK.nun 426/A ve 432. maddeleri uyarınca REDDİNE, nisbi temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
    2- Davacı temyizi açısından;
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; müvekkilinin iş akdinin haksız yere feshedildiğini iddia ederek kıdem-ihbar tazminatı ile fazla mesai, genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının davalının yanında vasıfsız işçi olarak 14/09/2013 ile 25/07/2014 tarihleri arasında çalıştığını, davalı iş yerinde yeterli iş olmadığından 25/07/2014 tarihinde davacının iş sözleşmesinin davalı tarafından sona erdirildiğini, davacıya çalıştığı süreye uygun ihbar tazminatı ödendiğini, bir yıllık kıdem şartı gerçekleşmediği için kıdem tazminatı ödenmediğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı taraf vekilleri süresinde temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Davacı 15.06.2012 - 25.07.2014 tarihleri arasında çalıştığını iddia etmiş, davalı kayıtlı çalışmayı savunmuş, mahkemece SGK kaydındaki çalışma süresine itibar edilmişse de davalı işyerinde imalat müdürü ve modelist görevlerinde çalışan davacı tanıkları davacının 2012 yılında işe başladığını belirtmişlerdir.
    Davacı işçi hizmet tespiti davası açmaya zorlanamaz. Çalışma süresini tanıklar doğruladığından iddiaya itibar edilerek sonuca gidilmesi gerekirken mahkemece yerinde olmayan gerekçe ile kayıtlı hizmet süresine itibar edilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi