16. Hukuk Dairesi 2019/1842 E. , 2019/3135 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... İlçesi Haliluşağı Mahallesi çalışma alanında bulunan 134 ada 4 ve 136 ada 1 parsel sayılı 2.479,33 ve 1.323,88 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan 134 ada 4 parsel sayılı taşınmaz irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına; 136 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ise irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir Davacılar ... ve ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Mahkemece 28.05.2015 tarihli ek karar ile davacının temyiz isteminin süre yönünden reddine karar verilmiş, bu kez ek karar davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davacının temyiz istemi, temyiz başvurusunun süresinde olmadığından bahisle 28.05.2015 tarihli ek karar ile reddedilmiş ise de davacının dava dilekçesinde belirttiği adresin “Haliluşağı Köyü/...” olduğu, gerekçeli kararın ise adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan bahisle “Akbucak Mahallesi Dutbucağı Sk. No:57 Terme/Samsun” adresine ve bilahare yine mernis adresi olduğundan bahisle “Yeni mahalle Saray Caddesi No: 18 İç Kapı No 1 Terme/Samsun” adresine çıkartıldığı ve 21/2 maddeye göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanun"un 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanun"un 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre, “gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” Tüm bu düzenlemeler gözetildiğinde, adres kayıt sisteminde yazılı adresi bulunanlara, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, adres kayıt sisteminde yazılı adresine, 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılması gerekecektir. Hal böyle olunca, davacının dava dilekçesinde bildirdiği adrese tebligat yapılmaksızın doğrudan tebligat Kanunu"nun 21/2 maddesi uyarınca tebligat çıkartılması usulsüz olduğundan Mahkemenin 28.05.2015 tarihli temyiz isteminin reddine dair ek kararın KALDIRILMASINA,
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenden alınmasına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.