MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı alacaklı 17.06.2008 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 10.10.2014 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 2009 yılından 2014 yılına kadarki 5 yıllık kira farkı alacağı 14.725,00 TL’nin işlemiş faiziyle tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 20.10.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 27.10.2014 tarihli itiraz dilekçesinde, 2008 yılından bu yana...ar isimli şahıs ile kira sözleşmeleri bulunduğunu,...ar’ın kiralananı Adem Kocadağ’a satması sonrasında bu şahsın kira paralarının Yapı Kredi bankasına yatırılmasını talep ettiğini, bunun üzerine kira paralarını Adem Kocadağ’ın yapı kredi bankası hesabına kira bedeli olan 600,00 TL’den düzenli olarak yatırdığını, bu nedenle takibi başlatan alacaklı ...’ın alacaklı sıfatının olmadığını, ödeme belgelerinin mevcut olduğunu ileri sürerek asıl alacağa, faize ve tüm ferilerine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, davalının takip alacaklısı davacı ... Kocadan’ın alacaklı sıfatının bulunmadığına yönelik açıkça husumet itirazında bulunduğu, takibe konu 17/06/2008 tarihli kira sözleşmesinin kiracı ... ile kiralayan olarak dava dışı .... arasında akdedildiği, takip borçlusu tarafından kiralayan sıfatına açıkta itirazda bulunulması nedeniyle kira sözleşmesinin İİK 68/1 de yer alan belgelerden sayılmadığı, taraflar arasındaki borç miktarının tespitinin genel mahkemelerde yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemlerine ilişkindir.
Dosyada mevcut tapu kaydından dava konusu taşınmazın davacı ... tarafından 22.04.2010 tarihinde kiraya veren...ar’dan satın alınmak suretiyle edinildiği anlaşılmaktadır. Davacı yeni malik, önceki malik kiraya veren...ar ile davalı kiracı ... arasında akdedilen 17.06.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayanarak talepte bulunmuştur. Kiralananın satılmasıyla yeni malik TBK"nun 310.maddesi gereğince kira sözleşmesinin tarafı haline gelir. Bu durumda davacının yeni malik sıfatı ile ödenmeyen kira paralarını istemesinde usulsüzlük bulunmamaktadır. Önceki malik...ar ile davalı kiracı ... arasında akdedilen 17.06.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde aylık kira bedelinin 630,00 TL olduğu ve yıllık kira artışının ....ortalaması oranında yapılacağı kararlaştırılmıştır. Bu şart geçerli olup tarafları bağlar. Bu durumda mahkemece 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren TBK.nun 344. maddesi hükmü de gözetilerek .... artış oranını geçmemek üzere sözleşme hükmü doğrultusunda aylık kira bedelinin ve kira artış farkının belirlenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen Geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nun 428.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 07/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.