18. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3540 Karar No: 2016/4906 Karar Tarihi: 23.03.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/3540 Esas 2016/4906 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemiyle açılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, fakat taraf vekilleri kararı temyiz etmişlerdir. Yargıtay, bilirkişi incelemesi yapılmış olsa da raporun hüküm kurmaya uygun olmadığını belirtmiştir. Tarım arazilerinin, net gelir üzerinden değerlendirilmesi gerektiği ve ürün verimi, üretim gideri ve toptan satış fiyatına dair istatistiki bilgilerin dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır. Kamulaştırma Yasasının 15. maddesi, belgelerin mahkemeye verildiği günün esas alınacağını belirtmektedir. Bu nedenle, 2013 yılı yerine, dava tarihi olan 2014 yılına ait verilere göre bilirkişi raporu alınmalıdır. Kararda bahsedilen kanun maddeleri, Kamulaştırma Yasası'nın 11. ve 15. maddeleridir.
18. Hukuk Dairesi 2016/3540 E. , 2016/4906 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü 117 ada 17 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; 2942 Sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 11.maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca bilirkişi kurulu, arazi niteliğindeki taşınmaz malın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak düzenleyeceği raporda, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit etmelidir. Yargıtay"ın yerleşmiş uygulamalarında ise özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için dekar başına elde edilecek ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü verilerinin esas alınması aranmaktadır. Kamulaştırma Yasasının 15.maddesinin son fıkrasında, bilirkişilerce -aynı Yasanın 11.maddesinin (f) bendi hükmü gözetilerek- yapılacak değer tespitinde, idarece belgelerin mahkemeye verildiği günün esas tutulacağı öngörülmüş olup buna göre dava tarihi olan 2014 yılına ait veriler esas alınarak kamulaştırma bedelinin tespiti gerekmektedir. Mahkemece bilirkişi kurulunca münavebeye alınan ürünlerin değerlendirme tarihi olan 2014 yılına ait gıda, tarım ve hayvancılık ilçe müdürlüğünün verim, satış fiyatı ve üretim giderini gösterir veri cetveli dosya içerisine re"sen getirilerek bilirkişi kurulundan bu verilere göre rapor alınması ve denetlenmesi gerekirken, taşınmazın değerlendirilmesinde 2013 yılı verilerini esas alarak dava tarihine endeksleme yapmak suretiyle bedel tespit eden bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 23.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.