BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1120 Esas 2020/1050 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2018/1120
Karar No: 2020/1050
Karar Tarihi: 16.12.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1120 Esas 2020/1050 Karar Sayılı İlamı

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1120 Esas
KARAR NO : 2020/1050


DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2018
KARAR TARİHİ : 16/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,



GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15/06/2017 tarihinde Küçükçekmece İlçesi, ....... Mahallesi, ....... Caddesi .... Sk kesişimi adresinde, Halkalı santraline bağlı çalışan....... kablonun davalılardan ...... adına müteahhitliğini diğer davalı ......İnşaat'ın yapılan atık su ve yağmur suyu kanal inşaatı çalışmaları sonucu hasara uğratıldığını, söz konusu hasarlar nedeniyle müvekkili şirket çalışanı ....... ve ...... tarafından hasar tespit tutanağı düzenlendiğini, hasarlar sebebiyle kuruluşunun zarara uğramış olup zararın giderildiğini ancak davalılar tarafından rızaen ödenmeyen alacaklarının hüküm altına alınmasını teminen dava açmak mecburiyetinin hasıl olduğunu, davanın kabulü ile 2.509,83 TL şirket zararının hasar tarihi olan 15/06/2017 tarihinden itibaren Merkez Bankasının kısa vadeli avanslara uygulanan değişebilir oranlarda avans faizi, vekalet ücreti, mahkeme masraflarıyla birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ...... Genel Müdürlüğü cevap dilekçesi ve beyanlarında, dava konusu yapılan adreste müvekkili idare elemanlarınca değil dava dilekçesinde de belirtildiği üzere diğer davalı firma tarafından yapılan bir çalışma sırasında hasara uğratıldığını, hasara neden olan firmanın davalı ......İnş. San ve Tic A.Ş'nin olduğunu, ilgili müteahhit tarafından gerçekleştirilen çalışmaların sigorta kapsamında olduğunu, bu nedenle müvekkili idareye husumetin yönlendirilmesinin doğru olmadığını, müvekkili idarenin hasarı meydana getiren yüklenici firma elemanları üzerinde BK 55 anlamında gözetim ve denetiminin olmadığını, müvekkili idarenin iş sahibi değil de işveren olarak değerlendirilmesi ve yüklenici firma elemanları tarafından verilen hasarlardan sorumlu olduğunun ileri sürülmesinin hukuka aykırı olduğunu, yüklenilen işi yapacak olan firma elemanlarının müvekkili idarenin gözetim ve denetiminde olmadığını bildirerek, davanın öncelikle müvekkil idarenin söz konusu hasar ile doğrudan veya dolaylı olarak bir ilgisinin bulunmaması sebebiyle husumet yönünden, davacı vekilinin müvekkili idarenin doğrudan veya dolaylı olarak sebep olmadığı bir hasarın bedelini talep edemeyeceği hasebiyle esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı telekominikasyon şirketine ait kablolara davalı tarafça yapılan kazı çalışmaları sırasında zarar verilmesi iddiasıyla uğranılan zararın tazmini istemiyle açılmıştır.
Davalı tarafça, yapmış oldukları yazışmalar ve görüşmeler neticesinde söz konusu yerde kendileri veya müteahhitleri tarafından herhangi bir çalışma yapılmadığını, bu sebeple meydana gelen zararda idarelerinin hiçbir sorumluluğunun bulunmadığı savunulmuştur.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmıştır.
Davacı şirket tarafından hasar sonrası hasar tespit tutanağı tutulmuş ve söz konusu zararların ....... İnşaat firmasına giderildiği ve buna ilişkin tutanak ve belgelerin dava dilekçesine eklendiği görülmüştür.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bir elektronik mühendisinden oluşan bilirkişi mahkememizce verilen yerinde inceleme yetkisi kapsamında yapmış oldukları yerinde inceleme neticesinde düzenlemiş oldukları bilikişi raporunda özetle; Olayın 15/06/2017 tarihinde gerçekleştiği dolayısıyla şu anda inceleme ve keşif imkanının bulunmadığını, davalılardan ...... meydana gelen hasarın kendileri tarafıdan değil, ...... adına çalışan yüklenici ......İnşaat San ve Tic A.Ş tarafından gerçekleştiğinin belirtildiğini, davacının dosyaya sunduğu resimlerden hasarın meydana geldiği yerdeki kazı çalışmasının davalılar tarafından gerçekleştirildiği kazı alanındaki tabelalardan anlaşıldığını, hasar içeriğinin; hasara uğrayan yerde kopan F/O (fiber optik) kablonun arıza tespiti, tamiri için 2 noktada ek yapılması, patch panele montajı gibi kullanılması gerekli malzeme ve işler olduğunu, hasar onarım bedelinin günkü piyasa koşullarında normal değerlerde olduğunu, hesaplamalarda ...... ihale pozlarının kullanıldığını, Yerleşik Yargıtay içtihatları gereği davalı ...... yetkililerinin sözleşme imzalayarak iş yaptırdığı ......İnş. San ve Tic A.Ş çalışmaları ve çalışanları üzerinde gözetim ve denetim yükümlülüğü bulunduğunu, davalı ......'nin hasara kendisinin sebep olmadığını iddia ettiğini, bu firmalar ile müşterek ve müteselsil sorumlu tutulması gerektiğini, davacının ödeme tarihine kadar avans faizi uygulaması talebi hususunun mahkemenin takdirinde olduğunu, hasarın giderilmesi için 1.646,62 TL malzeme, 846,73 TL işçilik, 16,48 TL işletme zararı olarak talep edildiği 1.646,62 TL malzeme+ 846,73 TL işçilik=2.493,35 TL tutarın günkü piyasa koşulları için makul olduğunu, 16,48 TL işletme zararı olarak girilen miktar için kopan fiber kablonun ne kadar işletme zararına sebep olduğu konusunda bir tespit yapamayacağını bildirmiştir.
Söz konusu hasar tespit tutanağını tutan şahıs olduğu anlaşılan ve davacı tarafça tanık olarak bildirilen ....... ve .......'nin yeminli beyanına başvurulmuştur.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; davacıya ait kabloların ve kablo hattının davalı idare tarafından yapılan kazı çalışması sırasında hasar gördüğünün dinlenen yeminli tanık anlatımı, dosyaya sunulan fotoğraflardan ve bilirkişiler tarafından yerinde inceleme sonucunda düzenlenen rapor içerinden anlaşıldığı, bu hasarın davacı tarafça 3.şahıs bir firmaya ücreti mukabilinde gidertildiği, ödenen ücretin o günkü piyasa koşulları için makul olduğu, her ne kadar alt yapı çalışması yapıldığı inkar edilmiş ise de gerek fotoğraf ve bilirkişi incelemesinden ve gerekse davalı tarafça yapılan diğer bir çok çalışma sonucunda uğranılan zarralardan dolayı bir çok dava görülmesi nedeni ile davalının bu savunmasına itibar edilemeyeceği, aynı yerde alt yapısı bulunan davacı firma ve diğer kuruluşlara bilgi verilmeden ve önlem alınmadan kazı çalışması yapılmasından ve bu çalışma esnasında davacının zarar görmesinden dolayı illiyet bağının ve davalının kusurunun bulunduğu, bu doğrultuda davacının tazminat isteminde haklı olduğu, her iki tarafın da tacir olması sıfatını haiz olması ve meydana gelen zararın davacının ticari alanı çerçevesinde meydana gelmesi nedeni ile ticari faiz talebinin yerinde olduğu, yine haksız fiil hukukunun genel ilkeleri doğrultusunda haksız fiil tarihinden itibaren faiz istenebileceği kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulüne,
2.493,35 TL hasar bedelinin hasar tarihi olan 15/06/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 170,32 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 42,87 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 127,45 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 2.493,35 vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Davalı ....... kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 16,48 vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 42,87 TL peşin harç, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 228,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 906,77 TL yargılama giderinden red ve kabule göre hesaplanıp takdir olunan 900,81 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda miktar itibariyle kesin olarak karar verildi. 16/12/2020
Katip ......
¸e-imza


Hakim ......
¸e-imza




Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.