Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Anayasanın 40/2, CMK"nın 232/6 ve 34/2 ile 1412 sayılı CMUK"nın 310. maddeleri gereğince, kararda, başvurulacak kanun yolu, süresi, mercii ve şeklinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerektiği halde, katılanın yüzüne karşı verilen hükümde, kanun yolu başvuru süresinin, kararın "tefhiminden" itibaren başlayacağının belirtilmesi yerine, "tefhimden ve gerekçeli kararın tebliğ tarihinden"" itibaren başlayacağının ifade edilmesi suretiyle yanılgı oluşturulduğu ve bu haliyle tefhimin, yukarıda anılan Kanun maddelerinde öngörülen yöntemlere uygun olarak yapılmadığı, gerekçeli kararın da katılana tebliğ edilmediği, Anlaşıldığından, sanık ..."un, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA ve dosyanın, hükmü temyiz etme hakkı bulunan katılan ..."a temyiz süresinin tebliğden itibaren başlayacağını belirten ve diğer kanun yolu başvuru şeklini gösteren şerhi ihtiva eder şekilde kararın tebliğ edilerek, buna dair evrak ve verilmesi halinde temyiz dilekçesi de eklenip, ek tebliğname düzenlenmesinden sonra Dairemize yollanılmak üzere, incelenmeksizin karar mahkemesine GERİ GÖNDERİLMESİNE, 11/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.