1. Ceza Dairesi 2019/1338 E. , 2019/3678 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kan ve tasarlayarak insan öldürmeye teşebbüs, silahla tehdit, mala zarar verme, 6136 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında; TCK"nin 06/2-a, 266, 43/1, 62. ve 53. maddeleri 1 yıl 21 ay 10 gün hapis cezası,
TÜRK MİLLETİ ADINA
Sanıklar ......’nın 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçu ile ilgili iddianamede anlatım ve Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasında talepte bulunmasına rağmen bu suçtan hüküm verilmemiş ise de zamanaşımı süresi içerinde mahkemesince bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Mahkeme kararında sanık ...’in baba adının "..." olmasına rağmen baba adının "..." olarak belirtilmesi mahallinde düzeltilebilir hata olarak görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’nin mağdurlar ... ...... ve ...’e karşı, sanıklar ..., ...’in mağdurlar ..., ......’e karşı nitelikli tehdit suçlarının sübutu kabul oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin edilmiş, takdire ilişkin cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanıklar ...... ve ... hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet, sanıklar ...... hakkında mağdurlar ..., ......’e karşı nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs fiillerinden suçu işlediklerinin sabit olmadığı gerekçesi gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınarak beraatlerine hükmedilmiş, verilen hükümlerde düzeltme nedeni bir isabetsizlik görülmediğinden, Cumhuriyet savcısının; sübuta ve diğer sanıklar ......’e karşı nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçunu işledikleri sabit olmasına rağmen, bu suç yerine silahla tehdit suçundan hüküm kurulmasına, sanık ... müdafiinin; sanığın güttüğü amacın gözetilmesi gerektiğine, olay sırasında tamamen çocukların evde korkmasına bağlı psikoloji ile av tüfeği ile bahçede bir kaç kez ateş ettiğine, kriminal raporda swap izlerinde atışa bağlı emare bulunmadığının ve 7122 numaralı av tüfeğinde atış yapılmadığının tespit edildiğine, ceza sorumluluğunun kişisel olduğuna, şüpheden sanık yararlanır ilkesinin uygulanması gerektiğine, sanık ... ve müdafiinin kararın bozulması gerektiğine, sanık ...’un; evinin yanında meydana gelen kavga ile ilgili olarak ailesinin korkusunu yatıştırmak amacıyla havaya bir kaç kez ateş ettiğine, kararın bozulmasını istediğine, sanık ..."in yanında silah bulunmadığına ve kimseye ateş etmediğine, kendisinin rastgele şikayet edildiğine, üzerine atılı suçu işlemediğine, sanık ...’nin olayın diğer sanıkların kardeşlerine saldırması sonucu meydana geldiğine, olay günü ... Ceza İnfaz Kurumunda nöbet tuttuğuna, bu konuda tanıkları bulunduğuna, olay yerinde bulunan boş kovanların olaydan önce arkadaşlarına verdiği kovanlar olduğuna, mahkemece eksik inceleme yapıldığına, görev yaptığı yer ile olay yeri arasında yedi kilometre mesafe bulunduğuna sübuta yönelen ve yeride görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu maddeyle yaptığı uygulamanın hukuka aykırı olduğu anlaşılmakta ise de;
Bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK"nin 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, mahkumiyet hükümleri ile beraat hükümlerinin tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak ONANMASINA, 10/09/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.