Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/17918
Karar No: 2017/8500
Karar Tarihi: 07.06.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/17918 Esas 2017/8500 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2015/17918 E.  ,  2017/8500 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı, Katılma Alacağı

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine, karşı davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı-karşı davalı-birleşen davalı vekili ile davalı-karşı davacı-birleşen davacı vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


    KARAR

    Davacı-karşı davalı-birleşen davalı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen banka mevduat hesapları nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, karşı davanın ve birleşen davanın reddini savunmuştur.
    Davalı-karşı davacı-birleşen davacı ... vekili, davanın reddini savunmuş, karşı dava ve birleşen dava dilekçelerinde belirtilen malvarlıkları nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur.
    Mahkemece, asıl dava yönünden...Bankasında bulunan hesaplardan dolayı davacının davasının kısmen kabulü ile davacının 6.612,09-TL katılma alacağının karar tarihi olan 01.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının...nda bulunan hesaplardan dolayı katkı payına ilişkin talebinin reddine, karşı dava yönünden davacının davasının reddine, birleşen dava yönünden davacının davasının kabulü ile toplam 14.629,51-TL katılma alacağı olduğu ve fakat bu alacağın TMK"nun 236. maddesi uyarınca yapılan takas sebebi ile tahsiline yer olmadığına karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı-karşı davalı-birleşen davalı vekili ile davalı-karşı davacı-birleşen davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı-karşı davacı-birleşen davacı vekilinin tüm, davacı-karşı davalı-birleşen davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Davacı-karşı davalı-birleşen davalı vekilinin asıl davadaki...nda ölen eş adına olan döviz hesabı ile ilgili tasfiye talebine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; davacı-karşı davalı-birleşen davalı ... vekili 15.12.2011 havale tarihli ıslah dilekçesi ile muris ..."ın...nda bulunan hesaba yönelik olarak açtığı davanın katkı payı alacağı davası olduğunu bildirmiştir. Buna göre, dosya arasına getirtilen hesap ekstrelerine göre ölen eş Hasan adına...ndaki 03494976 nolu hesap ilk olarak 18.11.1991 tarihinde adı geçen adına açılmıştır. Sonraki tarihlerde söz konusu hesaba ilave paralar yatırılmakla birlikte çekilmek suretiyle yine...ndaki başka hesapların açıldığı anlaşılmaktadır. Belirtilen hesapta mal rejiminin sona erdiği ..."ın öldüğü 14.04.2010 tarihi itibariyle 147.572,14 euro paranın bulunduğu sabittir.
    01.01.2002 tarihinden önce 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi"nin (TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi (TKM 170 m). TKM"de, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme mevcut olmadığından, eşlerin bu dönemde edindikleri malvarlığının tasfiyesine ilişkin uyuşmazlık, aynı kanunun 5. maddesi yollamasıyla Borçlar Kanunu"nun genel hükümleri göz önünde bulundurularak "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi kurallarına göre çözüme kavuşturulmalıdır. Zira Borçlar Kanunu, Medeni Kanun"un tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir (eBK 544, TBK 646 m).
    Mal ayrılığı rejiminde; eşler kendi malları üzerinde tasarruf yetkisine ve intifa hakkına sahiptir ve mallarının idaresi kendisine aittir (TKM 186/1 m). Her birinin malları, geliri ve kendi kazançları yine kendilerine ait kişisel mallarıdır (TKM 189 m). Kadın veya kocanın, mal rejiminin devamı sırasında diğerinin edindiği malvarlığına katkısı nedeniyle katkı payı alacağı isteğinde bulunabilmesi için mutlaka para ya da para ile ölçülebilen maddi veya hizmet değeriyle katkıda bulunması gerekir.
    Mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınan tasfiyeye konu mala çalışma karşılığı elde edilen gelirlerle (maaş, gündelik, kar payı vs. gibi) katkıda bulunulduğunun ileri sürüldüğü durumlarda; çalışarak, düzenli ve sürekli gelire sahip eşin, aksi kanıtlanmadıkça, yapabileceği tasarruf oranında katkıda bulunduğunun kabulü gerekir. Yargıtay"ın ve Dairemiz"in devamlılık gösteren uygulamaları da bu yöndedir.
    Bu açıklamalar doğrultusunda; öncelikle evlenme tarihinden, malın edinildiği tarihe kadar, eşlerin çalışma sürelerine ve gelirlerine ilişkin belgeler bulundukları yerlerden eksiksiz olarak getirtilmelidir. Çalışmanın sabit olmasına rağmen, bir kısım döneme ilişkin belgelere ulaşılamaması durumunda, ilgili meslek kuruluşlarından ve/veya bilirkişilerden o döneme ilişkin yaklaşık gelir durumu sorulup öğrenilerek, malın edinildiği tarihe kadar ki eşlerin tüm gelirleri ayrı ayrı belirlenmelidir. Sonra, her bir eşin alışkanlıkları, ekonomik ve sosyal statüleri gözetilerek, kişisel harcamaları ile ayrıca kocanın 743 sayılı TKM"nin 152. maddesi gereğince evi geçindirme yükümlülüğü nedeniyle yapabileceği harcama, eşlerin kendi gelirlerinden düşülerek, gerçekleştirebilecekleri tasarruf miktarları ayrı ayrı tespit edilmeli, daha sonra her eşin tasarruf miktarının, birlikte yaptıkları toplam tasarruf miktarı içerisindeki oranı belirlenmelidir. Her bir eşin bulunan bu tasarruf oranı, çalışmaları karşılığı elde ettikleri gelirleriyle malın alımına yaptıkları katkı oranı olarak kabul edilerek, tasfiyeye konu malın dava tarihi itibariyle belirlenecek sürüm (rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle katkı payı alacak miktarları hesaplanır.
    Sözü edilen değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülmesi durumunda konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır. Tasfiyeye konu birden fazla malın bulunması durumunda, her biri için aynı yöntem uygulanır.
    Somut olayda, davacı sağ eşin düzenli ve sürekli gelirinin bulunduğuna ilişkin tercüme edilmiş sigorta kayıtları bulunmakta ancak ölen eş ..."ın çalışmasına ve gelirine ilişkin belgeler bulunmamaktadır. Mahkemece ölen eşin de 01.01.2002 tarihine kadar olan çalışmalarına ve gelirine ilişkin belgeler dosya arasına getirtilmeli, gerekirse tercüme ettirilmeli, ilgili belgelerin bulunamaması durumunda az yukarıda açıklanan uygulama ve Yargıtay"ın ilkeleri doğrultusunda meslek kuruluşlarından gelir durumu belirlenmeli, söz konusu belirleme ve tespitlerden sonra 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihi itibariyle her bir eşin katkı payı oranı belirlenmeli, açıklanan ilke ve yöntemler kullanılarak davacı sağ eşin belirlenen katkı oranının 01.01.2002 tarihi itibariyle mevcut olan döviz cinsindeki para ile çarpılmak suretiyle dava tarihi itibariyle katkı payı alacağı belirlenmelidir. Tüm bu açıklamalar göz ardı edilerek Mahkemece sağ eş ..."ın asıl dava dosyasında talep ettiği Merkez Bankasındaki döviz hesabına ilişkin katkı payı alacağı talebinin reddine karar verilmesi doğru değildir.

    SONUÇ: Davacı-karşı davalı-birleşen davalı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle kabulüyle hükmün asıl dava yönünden...ndaki hesaplara ilişkin bölümünün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalı-karşı davacı-birleşen davacı vekilinin tüm, davacı-karşı davalı-birleşen davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle REDDİNE, taraflarca HUMK"nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 3,70 TL"nin temyiz edendavalı-karşı davacı-birleşen davacıdan alınmasına, istek halinde peşin harcın temyiz eden davacı-karşı davalı-birleşen davalıya iadesine, 07.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi