9. Hukuk Dairesi 2011/10774 E. , 2013/16095 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı, izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 28.05.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... ile karşı taraf Asil ... ile adına Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı işçi, davalıya ait işyerinde 01/08/1986-30/07/2009 tarihleri arasında çalıştığını, iş akdini emeklilik nedeniyle feshettiğini, işyerinde hafta içi 08:30-19:00, Cumartesi günleri 13:30"a kadar dini bayram günleri haricinde genel tatil günleri de dahil olmak üzere son olarak 1.200,00-TL ücretle çalıştığını, yıllık izinlerinin eksik kullandırıldığını ileri sürerek kıdem tazminatı genel tatil ücreti, fazla çalışma ücreti, izin ücreti olan alacaklarının hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı işveren, davacının talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını, iş akdi emeklilik nedeniyle sona eren davacıya hak ettiği kıdem tazminatının ödendiğini, davacının ücret hak edecek fazla çalışmasının bulunmadığını, resmi ve genel tatil çalışması yapmadığını, yıllık izinlerinin kullandırıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının davalı işverene ait işyerinde 01/08/1986-30/07/2009 tarihleri arasında çalıştığı, emeklilik sebebiyle ayrıldığı belirtilerek isteklerin kabulüne karar verilmiştir.
Kararı yasal süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalı işveren davacıya 03.10.2009 keşide tarihli çek ile 3.540,00 TL kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını savunmuş aynı zamanda başkaca elden ödemelerin varlığını belirtmiştir. Davacı işçiye bu yönde yemin teklif edilmiş, yemin metninde nakit ödeme yapılmadığı çekin teslim edildiği gün de elden ödeme olmadığı açıklanmıştır. Ancak yemin metninde çek verildiği anlamına gelen anlatıma yer verilmiş olmakla 3.540,00 TL çek bedelinin kıdem tazminatından mahsubu ile bakiyesi yönünden bir karar verilmelidir.
3-Kıdem tazminatı faiz başlangıcı yönünden taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 120 maddesi hükmü uyarınca kıdem tazminatını düzenleyen 1475 sayılı yasanın 14. maddesi halen yürürlüktedir. Anılan 14. maddenin 11. fıkrası hükmüne göre kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir.
Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi halinde bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği 1475 sayılı Kanunun 14/11. maddesinde öngörülmüştür. O halde faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır. Bu noktada, iş sözleşmesinin ölüm ya da diğer nedenlerle son bulması faiz başlangıcını değiştirmez. Ancak, yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma halinde 1475 sayılı yasanın 14/3. maddesine göre işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa başvurduğunu belgelemesi şarttır. Bu halde faiz başlangıcı da anılan belgenin işverene verildiği tarih olmalıdır.
Emekliliğe hak kazanma belgesi işverene bildirilmemişse, işverence kıdem tazminatı olarak ilk taksitin ödendiği tarih bakiye kıdem tazminatı için de faiz başlangıcı olmalıdır. Böyle bir taksit ödemesi de olmadığı durumlarda faiz başlangıcı, davanın açıldığı ya da icra takibinin başladığı tarihtir.
Somut olayda davacı işçi işyerinden 30.07.2009 tarihinde ayrılmış bir gün sonra yaşlılık aylığı tahsisi için kuruma başvurmuştur. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davalı işverene yazılan 07.08.2009 tarihli yazıda 01.08.2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanacağı bildirilmiştir. Ancak sözü edilen yazının işverene tebliğ tarihi dosyadan anlaşılamamaktadır. Tahsis yazısının işverene bildirildiği tarih tespit edilerek kıdem tazminatı için sözü edilen tarihten faize karar verilmesi gerekirken davacının işten ayrıldığı 30.07.2009 tarihinden faiz yürütülmesi hatalıdır.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 990.00 TL.duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.