Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık ... müdafiinin hükmü yalnızca vekalet ücreti yönünden temyiz ettiği görülerek dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmemiştir. Ancak; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5 ve CMK"nın 327/2. maddeleri uyarınca beraat eden ve kendisini müdafi ile temsil ettiren sanık yararına ve Hazine aleyhine maktu vekalet ücretine hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, hüküm fıkrasına, "karar tarihinde yürürlükte olan 2014 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13/5 madde ve fıkrası uyarınca 1.500 TL maktu vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanığa verilmesine" cümlesinin eklenmesi biçiminde DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümler bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 11.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.