Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4753
Karar No: 2019/1446
Karar Tarihi: 19.02.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/4753 Esas 2019/1446 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı ve davalı şirketler arasında yapılan sözleşmede 4442 ada 7 parselde yapılacak dükkan, daire ve müştemilatın bedeli üzerinden anlaşma sağlandığı ancak sözleşme şartlarının yerine getirilmediği gerekçesiyle davacı tarafından tapu iptali ve tescil, tazminat ve alacak talepleriyle dava açılmıştır. Davalı tarafın itirazlarına rağmen yerel mahkemece 1.044.000 TL bedelin ödenmesi kararı verilmiş ancak Bölge Adliye Mahkemesi aktif dava ehliyeti bulunmayan davacı şirketin taleplerini reddetmiştir. Karar HMK 114/1-d-e ve 115. maddeleri gereğince asıl ve birleştirilen davanın reddedilmesine dair olduğu için hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- HMK 355 ve 353/1-b-2 maddeleri gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılması ve yeniden hüküm tesisi
- HMK 114/1-d-e ve 115. maddeleri gereğince aktif dava ehliyeti olmayan davacının dava taleplerinin reddi
14. Hukuk Dairesi         2018/4753 E.  ,  2019/1446 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.09.2015 ve 28.06.2016 tarihinde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve tescil, ikinci kademede rayiç değer üzerinden tazminat olmadığı halde sözleşmede belirtilen bedel üzerinden alacak talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl dava açısından tapu iptali ve tescil ve rayiç bedel üzerinden tazminat taleplerinin reddine, sözleşmedeki bedel üzerinden alacak talebinin kabulüne, birleştirilen davanın feragat nedeniyle reddine dair verilen 27.04.2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili davalı vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince yerel mahkeme kararının HMK"nın 355. ve 353/1-b-2 maddeleri gereğince kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurulmasına dair verilen kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 19.02.2019 günü için yapılan tepligat üzerine gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü.

    KARAR

    Asıl davada davacı vekili, davacı şirket ve davalı şirket yetkilileri arasında imzalanan 11.12.2010 tarihli sözleşmede 4442 ada 7 parselde yapılacak zemin kat dükkan, ... sığınak ve müştemilat çıkıldıktan sonra asma kat dükkanın yarısı, 1. kat 4 daireye denk gelen yer dükkana eklenerek teslim edileceği, bedelin 1.044.000TL olacağı konusunda anlaşıldığı, 80.000,00TL’nin peşinat olarak ödendiğini, geriye kalan bedelin de zamanla ödendiğini, ancak davalının sözleşme şartlarını yerine getirmediğini, binanın yapımına dahi başlanılmadığını, sözleşmede bir dükkan ve dört dairenin satıldığının açık olduğunu belirterek, öncelikle tapu iptali ve tescil, ikinci kademede rayiç değer üzerinden tazminat, üçüncü kademede de sözleşmeye konu bedelin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faizle birlikte davalıdan tahsili talep edilmiştir.
    Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın taraf ve husumet yokluğundan reddi gerektiğini, sözleşmenin ... ve ... arasında yapılmış olduğunu, davacı ve davalı şirketlerin sözleşmenin tarafı olmadığını, tapu iptali ve tescil talebinin yasal dayanağının bulunmadığını, taşınmaz üzerinde bina yapılamadığını, dava dışı ...’ın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ancak ödediği bedelin iadesini isteyebileceğini, davalının temerrüde düşürülmediğini, 11.12.2010 tarihli sözleşme gereğince davacının kullanımına sunulan dükkanın davacı tarafından halen bila bedel kullanımında olduğunu, davacının dükkanı boşaltma talebini reddetmesi üzerine anılan sözleşmeye dayalı ilişkinin bozulduğunu, davacının veya dava dışı ...’ın fuzuli şagilolarak kullandıkları dükkanların 01.01.2011’den itibaren kademeli olarak yasal faiziyle belirlenecek ecrimisilin mahsup edilmesi koşuluyla kalan bakiye bedelin davalı şirket tarafından ödemeye hazır olduklarını, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini, davacının faiz ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Birleştirilen davada davacı vekili, 11.12.2010 tarihli sözleşmeye konu 4442 ada 7 parsel sayılı taşınmazın büyük kısmı şirket yetkilisi ve ortağı ...’nın oğlu ... adına kayıtlı olduğunu, şirket yetkilisinin mal kaçırmak amacıyla böyle yaptığının belirterek, 4442 ada 7 parsel sayılı taşınmazdaki davalı ... adına kayıtlı olan hissenin iptaliyle davalı şirket adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Birleştirilen davada davalılar vekili cevap dilekçesinde, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/1916 Esas sayılı dosyasında aynı konu için dava açıldığını, derdestlik itirazında bulunduklarını, itirazlarının kabul görmemesi halinde davaların birleştirilmesi gerektiğini, tapu iptali ve tescil talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Yerel mahkemece, tapu iptal ve tescil davasının ve davacı tarafından ödenen bedelin, sözleşmeye konu taşınmaza emsal taşınmazların dava tarihindeki değerinin belirlenerek hesaplanacak tazminatın ödenmesi taleplerinin reddine, 1.044.000,00TL alacağın davalı şirketten ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, birleştirilen davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Davacı vekili, katılma yoluyla davalı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince, “…..dava açma hakkı sadece sözleşmenin tarafı olan ..."a aittir. Davacı tüzel kişinin dava açma yetkisi ve aktif dava ehliyeti yoktur. Dava ehliyeti kamu düzenine ilişkin olup, dava şartlarındandır (HMK"nın 114/1 d-e, 115 maddeleri) ve yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilmek zorunda olduğu gibi, taraflarca da ileri sürülebilir. O halde, davacı ... Ev Gereçleri Matbaacılık ve Kırtasiye Tıbbi Medikal Ürünler İnşaat ve Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti"nin aktif dava ehliyeti bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davalıya geçersiz sözleşme kapsamında ödenen 1.044.000,00TL alacağın her bir ödemenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıya ödenmesi yönündeki terditli talep yönünden alacak davasının kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.” gerekçesiyle, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.04.2017 tarihli 2015/1916 esas 2017/329 karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK 355 ve 353/1-b-2 maddeleri gereğince kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi ile;asıl ve birleştirilen dava yönünden HMK 114/1-d-e ve 115. maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmiştir.
    Davacı vekili, hükmü duruşmalı olarak temyiz etmiştir.
    Somut olayda; cevap dilekçesinde şartlı da olsa kabul beyanı vardır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden ödemelerin davacı ... Ev Gereçleri Matbaacılık ve Kırtasiye Tıbbi Medikal Ürünler İnşaat ve Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin davalı ... İnşaat Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. emrine yazılı olarak verdiği çeklerle ve davalı şirketin davacı şirketin adını belirterek düzenlediği makbuzlarla gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Yerel mahkemece sözleşme tarihi olan 11.12.2010’da davacı ve davalı şirketin temsilcilerinin kim olduğu ve tek başına şirketi borçlandırma yetkilerinin olup olmadığı konusunda ticaret sicil müdürlüğüne yazı yazılmış, verilen cevabi yazıdan 11.12.2010’da davacı şirketin münferiden yetkilisinin ..., davalı şirketin ise ... olduğu, 02.06.2016 tarihli 3. Celsede davacı şirket temsilcisi ...’ın “ Ben davacı şirketin temsilcisiyim, açılan davaya icazetim ve muvafakatim vardır.” Şeklindeki beyanının alındığı görülmektedir. Tüm bu açıklamalar sonucunda, tarafların dava ve taraf ehliyetinin bulunduğunun kabulüyle işin esası hakkında inceleme yapılması gerekirken asıl ve birleştirilen davanın HMK’nın114/1-d-e ve 115. maddeleri gereğince reddedilmesine dair karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve HMK 371. maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, HMK 373/2. maddesi gereğince dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 2.037,00TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 19.02.2019 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

    KARŞI OY

    Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılamıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi