5. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/7609 Karar No: 2017/16809 Karar Tarihi: 22.06.2017
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2017/7609 Esas 2017/16809 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2017/7609 E. , 2017/16809 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu; ... ilçesi, .... mahallesi, 1624 ada 1 parsel sayılı taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle; davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; 1-Dava konusu taşınmazın kamulaşırmasız el atılmak suretiyle bedeline hükmedilen kısmından arta kalan 4,42 m2"lik kısımın yüzölçümü dikkate alındığında, kullanılamaz hale gelen bu kısmın bedeline hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2-13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile; 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası “09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhinde bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği” gerekçesiyle Anayasanın 2 ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir. Bu durumda 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin el atmalarda nispi harç ile nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, aşağıda yazılı kalan harcın davalı idareden alınmasına ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 22/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.