
Esas No: 2017/1812
Karar No: 2017/8457
Karar Tarihi: 07.06.2017
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/1812 Esas 2017/8457 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira farkı alacağı istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması isteminde bulunmuş mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş karar davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı alacaklı, 01/08/1999 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak 14/07/2014 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2009 yılı Ağustos ila 2014 yılı Temmuz ayları arasına ait toplam 128.721,00 TL kira farkı ve 26.588,39 TL işlemiş faiz alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile; kira farkı alacağının yanlış hesaplandığını ve belirtilen tutar kadar olmadığını belirterek borca itiraz etmiştir.
Takip dayanağı kira sözleşmesinde, kira bedelinin kendiliğinden yenilenmesi halinde .... endeksi oranında artış yapılacağı kararlaştırılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, aylık kira miktarına kira sözleşmesinin başlangıç tarihinden itibaren artış uygulanmak suretiyle takip konusu dönem aylık kira miktarları ve kira alacağı hesaplanmıştır. Davacı alacaklı 2009 yılı Ağustos ayı ila 2014 yılı Temmuz ayları arasına ait kira farkı alacağını talep ettiğine göre 01/08/2008 ila 31.07.2009 tarihi itibariyle son ödenen kira miktarına sözleşme ile kararlaştırılan artış şartı uygulanmak suretiyle takip konusu dönem kira farkı alacağı hesaplanması gerekmektedir. Mahkemece anılan husus üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle,davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİK"nun 366. ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 07.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.