Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8660
Karar No: 2016/4883
Karar Tarihi: 23.03.2016

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/8660 Esas 2016/4883 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, kronik psikoz hastası olan kardeşleri için vasi atanmasını istemiştir. Ancak mahkeme, taraflara duruşma günü tebliğ edilmeden yokluklarında karar vererek kabul etmemiş, buna karşı temyiz edilmiştir. Temyiz istemi üzerine, dosya incelendikten sonra; 1) Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun vesayete ilişkin hükümlerinin çekişmesiz yargı işi olduğu ve duruşma yapmadan karar verilebilmesi için hukuken mümkün olması gerektiği, 2) Tarafların savunma hakkı ve hukuki dinlenme hakkı bulunduğu, 3) Kısıtlı adayının savurganlık nedeniyle kısıtlanması istendiğinden, tarafların tüm delillerinin toplanarak bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu kapsamda, mahkemenin dosyayı yeterince araştırmadan verdiği hükmünün hatalı olduğu ve temyiz itirazlarının yerinde olduğu gerekçesiyle, mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 382/2b-19., 385., 317., 320/1., T.C. Anayasası'nın 36. maddesi, 6100 Sayılı HMK'nun 27. maddesi, ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 405. ve 406. maddeleri.
18. Hukuk Dairesi         2015/8660 E.  ,  2016/4883 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacılar dava dilekçesinde, vasi atanmasını istemiştir. Mahkemece karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacılar, kardeşleri ..."nın kronik psikoz hastası olduğunu ve tedavi gördüğünü, akıl sağlığının yerinde olmadığını, çok sayıda kredi çektiğini ve kredi kartlarına borçlandığını savurganlığı nedeniyle zor durumda kaldığını beyanla, 4721 sayılı Türk Medeni KanununuN 405. ve 406. maddeleri gereğince kısıtlanmasını istemişler, mahkemece taraflara duruşma günü tebliğ edilmeksizin yokluklarında ..."nın kısıtlanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
    1-Vesayete ilişkin hükümler kamu düzenine ilişkindir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 382/2b-19. maddesinde vesayet işlerinin çekişmesiz yargı işi olduğu, 385. maddesinde niteliğine uygun düştüğü ölçüde basit yargılama usulünün uygulanacağı, 317. maddesinde ise, davalıya tebligat yapılması gerektiği düzenlenmiştir.
    Aynı Kanunun 320/1 maddesinde: “Mahkeme, mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar verir.” hükmü öngörülmüştür. Mahkemece, bu madde hükmü gözetilerek, dosya üzerinden karar verilmişse de, varılan sonucun maddenin yanlış yorumlanmasından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
    Öncelikle belirtmek gerekir ki; anılan maddeye göre, duruşma yapmadan karar verilebilmesi için, hukuken bunun mümkün olması gerekir. Başka bir anlatımla, ancak hukukun cevaz verdiği hallerde duruşma açmadan dosya üzerinden karar verilebilir (Örneğin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları gibi) veya kanunun duruşma açılmadan dosya üzerinden karar verilmesinde hakime takdir hakkı tanındığı hallerde dosya üzerinden karar verilebilir. (Örneğin İİK.nun 17-18. maddelerinde öngörülen şikayet davası gibi) Kanunun açıkça duruşma açılarak yargılama yapılmasını emrettiği hallerde dosya üzerinden karar verilemez
    HMK.nun Hukuki Dinlenme Hakkı başlıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir.
    Hukuki dinlenme hakkının gereği olarak, taraflar duruşmaya çağrılmadan hüküm verilememesi, Anayasanın 36. maddesi ile düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınması ilkesinin doğal bir sonucudur. Aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılama hakkının da en önemli unsurudur.
    Gerçekten savunma hakkını güvence altına alan T.C. Anayasa’sının 36. maddesi ile 6100 Sayılı HMK.nun 27. maddesinde açıkça belirtildiği üzere, mahkemece davanın tarafları, dinlenmek ve savunması alınmak üzere kanuni şekillere uygun olarak davet edilmedikçe hüküm verilmesi mümkün bulunmamaktadır.
    Bu nedenlerle, taraflara duruşma için tebligat çıkarılıp duruşma açılmak suretiyle inceleme yapılması gerekirken, taraflar savunmaları alınmak üzere kanuni şekillere uygun olarak davet edilmeden hüküm kurulması,
    Kabule göre;
    2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde kısıtlı adayı hakkında düzenlenen ... Hastanesinin 07.05.2003 tarihli sağlık kurulu raporunda kronik psikoz tanısı konduğu ve ceza ehliyetini ortadan kaldıracak nitelikte olduğunun bildirildiği, aynı hastanede 10.02.2004 ile 16.03.2004 tarihleri arasında tedavi gördüğü ve 17.04.2004 tarihli rapor ile hakkındaki muhafaza ve tedavi kararının kaldırılmasının mütala edildiği, ... Hastanesinin 30.07.2009 tarihli sağlık kurulu raporunda remisyonda psikoz tanısının konduğu, mahkemece alınan 31.03.2015 tarihli sağlık kurulu raporunda ise bu hususta bir değerlendirmenin bulunmadığı, yalnızca kısıtlanmasına gerek olmadığı bildirilmiştir. Kısıtlı adayına konulan psikoz hastalığının devam edip etmediğinin, kısıtlama sebebinin bulunup bulunmadığının tespiti için sözü edilen raporlarla birlikte ... na sevk edilerek rapor alınıp, hasıl olacak neticeye göre bir karar verilmesi gerekir. Bu husus nazara alınmadan yetersiz araştırma ve eksik inceleme ile hüküm kurulması,
    3-Kısıtlı adayının, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 406 maddesi gereğince savurganlık nedeniyle de kısıtlanması istendiğine göre, mahkemece bu hususta tarafların tüm delilleri toplanıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 23.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi