12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4766 Karar No: 2020/232 Karar Tarihi: 08.01.2020
Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/4766 Esas 2020/232 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, taksirle yaralama suçundan yargılandığı davada, kusurlu olduğu ve mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden beraat etmiştir. Olayda, sanığın yeterli mesafeden fark ettiği, yola gireceklerini öngördüğü katılanların idaresindeki aracı da görmediklerini anlamasına rağmen hızını trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmayarak ve kazayı önleyecek fren tedbirini almada geç kalarak meydana gelen kaza nedeniyle tali derecede kusurlu olduğu belirtilmiştir. CMK'nın 223/2-c maddesi gereğince sanığa beraat kararı verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesidir.
12. Ceza Dairesi 2019/4766 E. , 2020/232 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : CMK"nın 223/2-c maddesi gereğince beraat
Taksirle yaralama suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak; Olay günü saat 20.00 sıralarında sanık ... Kotan"ın idaresindeki otomobili ile meskun mahalde, bölünmüş, tek yönlü, asfalt kaplama, kuru, eğimsiz yolda, açık havada, gece vakti seyri sırasında, seyir istikametine göre sağından teyzesi ... ile birlikte karşıya geçmek için giren 2008 doğumlu katılan yaya ..."ye aracının sağ yan kısmı ile çarpması sonucu, katılanın hayati tehlike geçirecek, 5. derece kemik kırığına ve işlev zayıflamasına neden olacak şekilde yaralandığı olayda, olay yerinde yapılan incelemede yol üzerinde çarpma noktası gerisinde 8 metre fren izi bulunduğunun görüldüğü, sanığın soruşturma aşamasında alınan savunmasında "katılanların yola çıkacağını anladığından kornaya basarak uyarmak istediğini, fakat oralı olmadıklarını ve birden yola çıkarak kendisine doğru geldiklerini, hızının çok düşük olmasına rağmen mesafenin kısa olmasından dolayı frene bastığını fakat bayana ve yanındaki çocuğa çarpmasına engel olamadığını" beyan ettiği anlaşılmakla, sanığın yeterli mesafeden fark ettiği, yola gireceklerini öngördüğü katılanların idaresindeki aracı da görmediklerini anlamasına rağmen hızını trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmayarak ve kazayı önleyecek fren tedbirini almada geç kalarak meydana gelen kaza nedeniyle tali derecede kusurlu olduğu ve mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme yapılan 29/01/2016 tarihli İstanbul Trafik İhtisas Dairesi raporu gerekçe gösterilerek sanığın beraatine karar verilmesi, İsabetsiz olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.