2. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/17516 Karar No: 2013/30192
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2013/17516 Esas 2013/30192 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2013/17516 E. , 2013/30192 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tefenni Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :19.04.2013 NUMARASI :Esas no:2012/225 Karar no:2013/171
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (koca) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, tazminat talep eden tarafın, kusursuz veya az kusurlu olması yanında, boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması da gerekir (TMK. md. 174/2). Tanık beyanlarından davalının bir başka kadınla ilişkisinin on yıl öncesine ait olduğu, bu olay sebebiyle davacının aynı yıl açtığı boşanma davasından vazgeçtiği ve tarafların tekrar bir araya gelip birlikte yaşamaya devam ettikleri anlaşılmaktadır. Davalının, bir araya gelmelerinden sonra ki dönemde, sadakat yükümlülüğüne aykırı tutum ve davranışını devam ettirdiği ispatlanamamıştır. 2003 yılındaki bu yükümlülüğüne aykırı hareketi, o tarihten sonra tekrar bir araya gelip uzunca bir süre birlikte yaşadıklarına göre, davacı tarafından affedilmiş veya en azından hoşgörüyle karşılanmış sayılır. Affedilen ve hoşgörüyle karşılanan olaylara dayanılarak da manevi tazminata hükmolunamaz. Bir araya gelmelerinden sonra ki dönemde kocanın gerçekleşen kusurlu hareketi birlik görevlerini yerine getirmemek ve 2012 yılı Ramazan ayında evi terk etmekten ibarettir. Bunun dışında kadının kişilik haklarına saldırı sayılabilecek tutum ve davranışı bulunmamaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre, davacının manevi tazminat talebinin reddi gerekir. Bu husus nazara alınmadan yetersiz gerekçe ile manevi tazminata hükmedilmesi doğru bulunmamıştır. 3-Davacı evlilik birliği içinde davalı tarafından bozdurulup araç alımına katılan ziynetlere karşılık 15.000 TL. bedel talep etmiştir. Hakim tarafların talep sonucuyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK. md. 26/1). Bu husus nazara alınmadan talepten fazlaya hükmolunması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.19.12.2013 (Per.)