Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/8811 Esas 2019/3104 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8811
Karar No: 2019/3104
Karar Tarihi: 25.04.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/8811 Esas 2019/3104 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme kararı bir tapu iptali ve tescil davasına ilişkindir. 101 ada 8 parsel sayılı taşınmazın irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak davada taraf olmayan bir kişi adına tespit ve hükmen tescil edildiği, diğer parsellerin ise davalı kişi adına tespit ve tescil edildiği belirtilmektedir. Davacı, irsen intikal ve satın almaya dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle davalı kişiye karşı dava açmıştır. Mahkeme hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, dava, kayıt malikine yönelik açılması gerektiği için davalı sıfatı bulunmayan kişiye yöneltilerek açılan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, hak düşürücü sürenin başlangıç tarihinin kadastro tutanağının kesinleşme tarihi olduğu ve somut olayda 101 ada 8 sayılı parselin kadastro tutanağının tespiti 2013 yılında kesinleştiği belirtilmiştir. Kanuna uygun davaların açılması gerektiği vurgulanarak, mahkemenin hata yaptığı ancak bu hata nedeniyle yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığı belirtilmiştir. 3402 sayılı Kanunun 12/3 maddesi de kararda detaylı şekilde açıklanmıştır.
16. Hukuk Dairesi         2016/8811 E.  ,  2019/3104 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu ... İli ... İlçesi Eğercili Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 8, 9; 125 ada 216; 126 ada 13, 31; 136 ada 16, 41, 63, 84 ve Karadivan Mahallesi çalışma alanında bulunan 109 ada 24, 64, 89, 91, 104 ve 105 parsel sayılı taşınmazlardan 101 ada 8 parsel irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak davada taraf olmayan ... adına tespit ve hükmen tescil edilmiş olup; diğer parseller ise irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve satın almaya dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle davalı ...’a karşı dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dava konusu Eğercili Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 9; 125 ada 216; 126 ada 13, 31; 136 ada 16, 41, 63, 84 ve Karadivan Mahallesi çalışma alanında bulunan 109 ada 24, 64, 89, 91, 104 ve 105 parsel sayılı taşınmazlar yönünden dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA
    2- Dava konu Eğercili Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 8 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarına gelince; 3402 sayılı Kanunu"nun 12/3 maddesinde yer alan düzenlemeye göre hak düşürücü sürenin başlangıç tarihi, kadastro tutanağının kesinleşme tarihidir. Somut olayda 101 ada 8 sayılı parselin kadastro tutanağı (tespiti) hükmen 2013 yılında kesinleşmiştir. Davanın 31.08.2015 tarihinde açılmış olduğu göz önüne alındığında hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu kuşkusuz olup, mahkemenin buna ilişkin gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Ne var ki, dava, tapu iptali ve tescile ilişkin olup, bu nitelikteki davaların kayıt malikine yöneltilerek açılması gerekir. Davacı ..."ı davalı göstererek dava açmış ise de, dava tarihinde taşınmaz ... adına kayıtlıdır. Taraf sıfatı davanın görülebilme koşulu olup, mahkemece re"sen gözetileceğine göre davalı sıfatı bulunmayan kişiye yöneltilerek açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına düşmeyen şekilde "hak düşürücü sürenin geçtiği" gerekçesiyle ret kararı verilmesi isabetsiz ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün, gerekçesi açıklanan şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.