Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5636
Karar No: 2019/6799

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5636 Esas 2019/6799 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/5636 E.  ,  2019/6799 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 03/10/2017 tarih ve 2016/643 E- 2017/723 K. sayılı kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi"nce verilen 20/09/2018 tarih ve 2018/146 E- 2018/1083 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin Kazanım Eğit. Hiz. Ve Tic. A.Ş."de davalılar ... ve ..."in sahip olduğu 45.000"er adet olmak üzere toplam 90.000 adet hisseyi 90.000 TL bedelle devralarak şirkete ortak olduğunu, daha sonra yine davalı ... ve ..."in şirketteki 80.000"er adet, toplam 160.000 adet, hisselerini devralmak üzere toplam 160.000 TL"yi 09.07.2014 tarihinde ..."in şirketteki yardımcısı Vildan Bal"a elden teslim ettiğini,davalıların bedeli ödenmiş olan bu 160.000 adet hisseyi müvekkiline devretmedikleri gibi bedeli de iade etmediklerini, müvekkili tarafından davalılara 01.10.2015 tarihinde ihtar çekildiğini, ancak ihtarnameye verilen cevapta paranın marka hakları ve eğitim desteği gibi nedenlerle sermaye paylarına karşılık olarak ödendiği ve bedelin şirket hesabına yatırıldığından bahsedildiğini, ancak 09.07.2014 tarihli belgede "şirket hisse devri için ..."ten 160.000 TL alınmıştır. Şirket kurulduğunda ve ortaklık yapısı oluştuğunda bu belge geçersizdir ve iade edilecektir" ibaresine yer verilmekle anılan bedelin hisse devri için ödendiğinin açık şekilde yazıldığını ileri sürerek müvekkilinin Kazanım Eğit. Hiz. ve Tic. A.Ş."ye ortak olmadığının tespitine, devir bedeli olarak ödenen 160.000 TL"nin 80.000 TL sinin ..."den, 80.000 TL"sinin ise ..."den 09.07.2014 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar vekili, müvekkillerinin Ataşehir Yönder Koleji velilerinin kurucu ortak olabilecekleri ayrı bir tüzel kişilik altında yeni bir eğitim kurumu açmaya karar verdiklerini, bu amaçla velilere çağrıda bulunduklarını, bu çağrıya göre her biri %3 ten olmak üzere 5 hisse satılacağı ve her % 3 hissenin 250.000 TL olduğunun belirtildiğini, ortaklar tarafından ödenecek sermaye payının 90.000 TL"sinin Ataşehir Yönder Koleji velilerinin kendi sermayelerine karşılık, 160.000 TL"sinin ise isim, tanınırlık, lisans ve marka haklarına istinaden müvekkillerinin sermaye paylarına karşılık ödeneceğinin belirtildiğini, davacıyla da bu çağrıdaki şekilde mutabık kalındığını, davacıya kuruluştan sonra hisse devri yapılarak 11.06.2014 tarihli hisse devir sözleşmesinin imzalandığını, 160.000 TL"nin ortaklığın oluşumu için davacı tarafından ödenmesini müteakip aynı tarihte müvekkilleri tarafından şirket hesabına sermaye bedeli olarak ödendiğini, akabinde davacı tarafından bakiye 90.000 TL"nin 04.09.2014 ve 01.10.2014 tarihlerinde müvekkillerine hisse devir bedeli olarak ödendiğini, şirket hisse devri için ..."ten 160.000 TL"nin emaneten alındığı şeklinde belgenin maktu yazılmış belge olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, devir sözleşmesinde isim, tanınırlık, lisans ve marka haklarının devredileceğine veya 160.000 TL"ye ilişkin herhangi bir ifadenin yer almadığı, taraflar arasında başkaca bir protokolün de hazırlanmadığı, ortaklar pay defterine davacının toplam 90.000 hisse sahibi olarak 01.07.2014 tarihi itibariyle kaydedildiği ve bu tarihten önce şirketin zaten kurulmuş olduğu, davalıların davacıdan alınan 80.000"er TL"nin sermaye taahhüdü olarak bankaya yatırıldığını belirtmiş olmaları nedeniyle davacının her bir davalıdan 80.000"er TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne 80.000"er TL"nin temerrüt tarihi olan 12.10.2015"den itibaren ticari faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
    Karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, dosyaya sunulan dekontlardan davaya konu 160.000 TL"nin ödenmesinden sonra 45.000"er TL"lik ödemelerin yapıldığının anlaşıldığı, davacının dosyaya sunulan mail yazışmalarında 45.000 TL"lik ödemeyi "son 45.000 TL"lik ödeme" şeklinde nitelendirdiği, davalıların imzasını taşıyan ve inkar edilmeyen dava dışı şirketin kuruluş aşamasındaki çağrıda %3 oranındaki hissenin 250.000 TL bedelle devredileceğinin belirlendiği, 3.000.000 TL sermayeyle kurulan şirketin %3 payının 90.000 TL"lik nominal değerli hisseye tekabül ettiği, anılan çağrıda %3 paylık 5 hisse devrinin yapılacağının daha fazla devrin yapılmayacağının belirtildiği de göz önüne alındığında daha önceki 160.000 TL"lik ödemenin de hisse devir bedeline istinaden yapıldığı, davacının davasına dayanak olan belgede şirket kurulduğunda hükmünün kalmayacağının düzenlendiği ve şirket daha evvel kurulmuş olduğundan bir hükmünün bulunmadığı, kaldı ki anılan belgede hangi şirketin hisselerinin devredildiğinin de düzenlenmediği gibi davacının 160.000 hisse daha satın aldığının da belirtilmediği, davacının %3 hisseyi toplamda 250.000 TL"den aşağı bir bedelle satın aldığını ve 160.000 TL"lik ayrıca bir hisse alımı yaptığını da ispat edemediği, bu nedenle ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde görülmediği gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2016/643 E.- 2017/723 K. sayılı kararının, HMK."nın 353/1.b-2. maddesi gereği kaldırılmasına ve ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04/11/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi