9. Hukuk Dairesi 2013/6132 E. , 2013/15912 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı vekili, davacı işçinin iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini belirterek, kıdem ve ihbar tazminatının davalı işverenden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Mahkemece, “orman bekçisi olan davacı işçinin iş sözleşmesi köylülerin çalı çırpı toplamasına izine vermesi ve orman içinde izinsiz kulübe yapıp içinde uyuması nedeni ile feshedilmiş ise de, davacının köylülere izin verdiğine dair delil bulunmadığı, işverenin davacının yaptığı kulübeden çok önceden haberdar olduğu, ceza yargılaması sırasında bu sürenin 4 yıl olduğunun belirlendiği, işverenin kulübenin kaldırılması için girişimde bulunmadığı, davacının işin aksatacak şekilde kulübede uyuduğunun kanıtlanmadığı, beş yıldan fazla kıdemi olan davacının iş sözleşmesinin bu durumlar gerekçe gösterilerek feshinin haksız olduğu, davalının kulübeden daha önce haberdar olmasına rağmen, fesihten kısa bir süre önce suç duyurusunda bulunduğu, bu nedenle ceza yargılamasına ilişkin kararın kesinleşmesinin beklenmesinin gerekli olmadığı” gerekçesi ile davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 29.12.2011 gün ve 2009/22717 Esas, 2011/50225 Karar sayılı kararı ile “davacının iş akdine davalı işverence son verilmiş olup davacının görevi ihmal ettiği gerekçesiyle 08/08/2004 ve 29/05/2006 tarihinde iki kez uyarıldığı ayrıca davacının korumakla yükümlü olduğu ormandan davalı mal sahibi ve orman idaresinin izni olmadan ağaç keserek derme çatma da olsa bir barınak yaptığı bu barınağın davacı tarafından yapıldığının tarafların da kabulünde olduğu, bu ağaç kesme eyleminin doğruluk ve bağlılığa aykırı bir davranış olup, böylece davalı tarafça iş akdinin feshinin haklı nedenlere dayandığı, davanın reddi gerektiği” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, “davacının, yağmurdan ve aşırı güneşten korunmak için barınak yaptığı, görevini ihmal ettiğinin kanıtlanmadığı, davranışlarının haklı neden niteliğinde olmadığı, bu nitelikte kabul edilse bile fesih hakkının 4857 sayılı İş Kanunu’nun 26. Maddesi uyarınca 6 günlük hak düşürücü süre içinde kullanılmadığı” gerekçesi ile bozmaya karşı direnilmiş olup, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.02.2013 gün ve 2012/9-852 Esas, 2013/254 Karar sayılı ilamı ile direnmenin yerinde olduğu, ancak tazminat miktarları yönünden davalı vekilinin temyizinin incelenmesi için Dairemize gönderilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 27.05.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.