Esas No: 2021/2120
Karar No: 2021/3048
Karar Tarihi: 28.09.2021
Danıştay 13. Daire 2021/2120 Esas 2021/3048 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/2120
Karar No:2021/3048
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) : … Enerji Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının davacı tarafından esas yönünden; temyizen incelenerek bozulması; davalı idare tarafından ise vekâlet ücreti yönünden temyizen incelenerek düzeltilerek onanması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü arasında imzalanan Koruköy Hidroelektrik Enerji Üretim Tesisinin Su Kullanımı Hakkı ve İşletme Esaslarına İlişkin Anlaşma'nın (Anlaşma) ''Hidroelektrik Kaynak Katkı Payının esasları, hesaplama şekli ve ödenmesi" başlıklı 36. maddesi uyarınca 2012 yılı üretimi için 880.979,78-TL olarak hesaplanan hidroelektrik kaynak katkı payı tutarının en geç 31/01/2013 tarihine kadar ödenmesi istemine ilişkin Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Hidroelektrik Enerji Dairesi Başkanlığı'nın … tarih ve … sayılı işleminin iptali ile ihtirazi kayıtla yatırılan 880.979,78-TL hidroelektrik kaynak katkı payının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce, Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı "880.979,78-TL hidroelektrik kaynak katkı payı istenilmesine ilişkin dava konusu işlemin 174.027,74-TL'lik kısmının iptali, 174.027,74-TL'nin davalı idarece davacıya ödenmesi; işlemin kalan kısmının iptali ve bu kısma isabet eden tutarın iadesi istemine yönelik olarak ise davanın reddi" yolundaki kararının temyize konu "880.979,78-TL hidroelektrik kaynak katkı payı istenilmesine ilişkin dava konusu işlemin 174.027,74-TL'lik kısmının iptaline, 174.027,74-TL'nin davalı idarece davacıya ödenmesine" ilişkin kısmının Dairemizin 11/11/2020 tarih ve E:2016/2176, K:2020/3101 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyularak verilen kararda; davalı idare ile davacı arasında imzalanan Anlaşma'da yer verilen "ödemeye esas üretim yılındaki" ifadesinden, kullanılacak TORETOSAF değerinin gerçekleşen değer mi, yoksa referans değeri mi olduğunun açık olarak anlaşılamadığı, bu nedenle, Anlaşma'da yer verilen kuralın yorumlanmasında 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun'da TORETOSAF için yapılan tanım, taraflar arasındaki Anlaşma hükümleri ve Anlaşma'ya konu iş göz önüne alınarak bir değerlendirme yapılması gerektiği; TORETOSAF'ın, 5346 sayılı Kanun'un 3. maddesinin 12 no.lu bendinde, "Yılı içerisinde ülkede uygulanan ve EPDK tarafından hesap edilen elektrik toptan satış fiyatlarının ortalaması” olarak tanımlandığı, Kanun'da yer alan tanım incelendiğinde, "yılı içerisinde uygulanan toptan satış fiyatlarının ortalaması" ifadesinden, TORETOSAF'ın belirlendiği dönemden ileriye doğru gerçekleşmesi muhtemel tahminî bir değer olmadığı, yıl içerisinde gerçekleşen bir değeri ifade ettiği, ancak Kanun'da kimi durumlarda bu değerin sonraki yıl için referans değeri olarak kullanılacağının öngörüldüğü, taraflar arasındaki Anlaşma ve Anlaşma konusu işin niteliği incelendiğinde ise uyuşmazlığın özünün, belirli bir yıl içinde üretilen elektrik miktarına göre belirlenerek ödenen hidroelektrik kaynak katkı payının güncellenmesi olduğu ve katkı payının belirli bir yıl içinde yapılan üretime bağlı olarak sonraki yıl Ocak ayının sonuna kadar ödenmesi gerektiği göz önüne alındığında, yıl içinde gerçekleşen fiyatlar üzerinden gelir elde eden şirketin ödeyeceği hidroelektrik kaynak katkı payının da "o yıl" için gerçekleşen ortalama elektrik fiyatları uyarınca günceleme yapılarak belirlenmesi gerektiği, bu nedenle, ödemeye esas üretim yılındaki EPDK tarafından belirlenen "Türkiye Ortalama Elektrik Toptan Satış Fiyatı" ifadesinden, 2012 yılı için referans olacak değerin değil, 2012 yılında gerçekleşen değerin anlaşılması gerektiği, 25/12/2012 tarih ve 28508 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararında belirtilen "2013 yılı için geçerli" ifadesinin Kurul kararının yayımlandığı tarih dikkate alındığında 2012 yılında gerçekleşen TORETOSAF değerinin, 2013 yılı için referans değerine işaret edildiği, bu itibarla, dava konusu işlemin 174.027,74-TL'lik kısmında da hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davacı şirket tarafından davalı idareye ödenen 174.027,74-TL'nin iadesine ilişkin talebin karşılanmasının da mümkün bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın (bu kısmının da) reddine, Mahkemelerinin ilk kararının kesinleşen redde yönelik kısmı nedeniyle davalı idare lehine avukatlık ücretine hükmedildiğinden davalı idare lehine yeniden avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, katkı payının ödemeye esas yılının 2012 olduğu, oysa mevzuata aykırı olarak 2013 yılının TORETOSAF değeri kullanılarak güncelleme yapıldığı, EPDK'nın … tarih ve … sayılı yazısında hesaplamada hata yapıldığı belirtilmiş olsa da bu yazının dikkate alınmadığı ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin tamamı yönünden ret kararı verilerek bu yıl için belirlenen tarifeye göre avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken önceki kararda kesinleşen davanın reddine yönelik kısmı için avukatlık ücretine hükmedildiğinden bahisle yeniden avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, kararın düzeltilerek onanması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı tarafından, TORETOSAF hesaplama metoduna göre 2013 yılında geçerli olan değerin 2012 yılında enerji satış fiyatlarının eskalasyonu ile gerçekleşen ortalama enerji satış fiyatı olduğu, hesaplamada hukuka aykırılığın bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davacı tarafından, daha önce aynı konuda aynı ret sebebi ile davalı lehine vekâlet ücretine hükmedildiğinden tekrar vekâlet ücretine hükmedilmesinin mükerrer ödemeye yol açacağı, Mahkeme kararının bu yönüyle hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 28/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.