Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2021/2187
Karar No: 2021/2935
Karar Tarihi: 28.09.2021

Danıştay 2. Daire 2021/2187 Esas 2021/2935 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2187
Karar No : 2021/2935


KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALI) : … Müdürlüğü
VEKİLİ : …


KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın onanmasına ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin 12/01/2017 günlü, E:2016/27427, K:2017/1040 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Dava; komiser yardımcılığı kursunu 24/10/2001 tarihinde bitiren ve yargı kararı gereği (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilen davacı tarafından, komiser yardımcılığı kursunu bitirdiği 24/10/2001 tarihi itibarıyla (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilerek, rütbe, kıdem ve terfi tarihlerinin buna göre düzenlenmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:…. sayılı kararı ile davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiş, bu karar Danıştay Onikinci Dairesinin 25/06/2014 günlü, E:2013/10067, K:2014/5362 sayılı kararıyla bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: … İdare Mahkemesinin, Danıştay Onikinci Dairesinin 25/06/2014 günlü, E:2013/10067, K:2014/5362 sayılı bozma kararına uyularak verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının, komiser yardımcılığı kursunu bitirdiği 24/10/2001 tarihinden geçerli (A) grubu polis amiri statüsünde olduğunun kabulü suretiyle kıdem ve rütbe durumunun yeniden düzenlenmesi talebiyle yaptığı başvurusu, 2577 sayılı Kanun'un 10. maddesi kapsamında olduğundan olayda ''kesin hüküm'' kuralının işletilmesine olanak bulunmadığı, bu durumda, davacının komiser yardımcılığını bitirdiği tarih itibarıyla (A) grubu polis amiri sayılarak, başvuru tarihinde gelebileceği rütbenin ve bu rütbeye terfi tarihinin belirlenmesi talebiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Daire Kararının Özeti: Davalı idare tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine, Danıştay Beşinci Dairesinin 12/01/2017 günlü, E:2016/27427, K:2017/1040 sayılı kararıyla anılan İdare Mahkemesi kararı onanmıştır.

KARAR DÜZELTME TALEBİNDE BULUNANIN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, idari işlemlerin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan kanun hükümlerine uygun olarak tesis edilmelerinin kanuni idare ilkesinin gereği olduğu, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının 17/08/2016 günlü, 670 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarıldığı ileri sürülerek Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararının düzeltilmesi istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …


DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.


TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesinin 1/c fıkrasına uygun bulunduğundan, davalı idarenin karar düzeltme istemin kabulü ile Danıştay Beşinci Dairesinin 12/01/2017 günlü, E:2016/27427, K:2017/1040 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlığın esası yeniden incelendi:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı, 21/04/2001 tarihinde başladığı komiser yardımcılığı kursunu 24/10/2001 tarihinde bitirmiş ve (B) grubu polis amirli statüsünde komiser yardımcısı olarak atanmıştır.
Davacı tarafından, (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesi ve rütbe ile kıdem tarihinin düzeltilmesi istemiyle 01/10/2009 tarihinde yaptığı başvurunun … günlü, … sayılı işlemle reddedilmesi üzerine, anılan işlemin iptali istemiyle açılan davada, … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla, dava konusu işlemin, davacının davalı idareye başvurduğu 01/10/2009 tarihi itibarıyla (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesi ve rütbe ile kıdem tarihinin düzeltilmesi talebinin reddine ilişkin kısmının iptaline, komiser yardımcılığı kursunu bitirdiği 24/10/2001 tarihi ile davalı idareye başvurduğu 01/10/2009 tarihleri arasındaki talebinin reddine yönelik kısmı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının davanın reddine yönelik kısmı temyiz edilmeksizin; iptale ilişkin kısmı ise, davalı idarenin temyiz talebi üzerine, Danıştay Onikinci Dairesinin 04/11/2011 günlü, E:2010/5400, K:2011/5670 sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir.
Davacı tarafından, aynı hukuki sebeplere bağlı olarak, 24/10/2001 tarihi itibarıyla (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilerek, rütbe, kıdem ve terfi tarihlerinin buna göre düzenlenmesi talebiyle yaptığı başvurunun … günlü, … sayılı işlemle reddedilmesi üzerine temyizen incelenmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT :
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun dava şartlarını düzenleyen 114. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendinde, "Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması" hükmüne yer verilmek suretiyle "kesin hüküm" doğrudan dava açma şartları arasında sayılmış, 115. maddesinde, mahkemenin dava şartı noksanlığını tespit etmesi halinde davayı usulden reddedeceği kurala bağlanmış; 303. maddesinin 1. fıkrasında ise "Bir davaya ait şekli anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir" hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bir yargı kararı, yasalarda belirlenen usullere uygun olarak verildikten, itiraz ya da yasa yollarından geçerek veya bunlara ilişkin başvuru süreleri sona ererek kesinleştikten sonra değişmez bir nitelik kazanır. Yargı kararlarının bu değişmezlik kuvvet ve niteliğine “kesin hüküm” denilmektedir. [TELLİ S. Tekin, “İdari Yargıda Kesin Hüküm”, İdare Hukuku ve İdari Yargı ile İlgili İncelemeler I, Ankara 1976, s. 103]. Yargı yerlerinin bu şekilde verdiği kararlar kesin hüküm halini alınca, hukuksal gerçek olarak kabul edilir. Kararı veren mahkeme de dahil olmak üzere hiçbir merci kural olarak (yargılamanın yenilenmesi hariç) bu karara dokunamaz. Bu durum hukuki barışın ve yargıya güvenin amaçlanmasının bir sonucudur. Kesin hükümler, yargılamanın iadesi yoluyla ortadan kaldırılmadıkça tarafları bakımından varlığını ve hukuki sonuçlarını muhafaza eder. Bu yön kamu düzenine taalluk edip resen dikkate alınması gereken bir husustur. [GÖZÜBÜYÜK A. Şeref/TAN Turgut, İdare Hukuku C. II, İdari Yargılama Hukuku, Ankara 1999, s. 1082].
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda "kesin hüküm" müessesesi düzenlenmemiş ve Kanun'un 31. maddesinde, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ve onun yerine çıkarılan Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili maddelerine atıfta bulunulmamış olmakla birlikte, bir davaya ait şekli anlamda kesinleşmiş olan hükme karşın tarafları, konusu ve sebepleri aynı olan ikinci bir dava açılmış olması durumunda bu davanın kesin hüküm nedeniyle incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Bakılan uyuşmazlıkta, davacının, (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesi ve rütbe ile kıdem tarihinin düzeltilmesi istemiyle 01/10/2009 tarihinde yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davada … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın kısmen temyiz edilmeksizin, kısmen de temyiz incelemesinden geçtikten sonra kesinleştiği, anılan kararın kesinleşmesinden sonra davacının aynı istemle yaptığı başvurunun reddedilmesi üzerine bakılan davayı açtığı görülmektedir.

Bu durumda, davacının (A) grubu polis amiri statüsünü, ilk davasına esas olan davalı idareye başvuru tarihi (01/10/2009) itibarıyla kazandığı konusundaki yargı kararı kesinleşmiştir.
Bu nedenle, davanın kesin hüküm nedeniyle incelenmeksizin reddi gerekirken, işin esasının incelenerek dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 22/04/2015 günlü, E:2014/2294, K:2015/1553 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2014/5281, K:2017/959 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2016/3073, K:2017/960 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2016/1127, K:2017/961 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2016/1131, K:2017/962 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2016/2827, K:2017/963 sayılı kararları da bu yöndedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE;
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA;
3. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinin 3622 sayılı Kanun ile değişik 3. fıkrası uyarınca ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 28/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi