7. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2719 Karar No: 2016/11192 Karar Tarihi: 24.05.2016
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/2719 Esas 2016/11192 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İş Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsili talep edilmiştir. Mahkeme, davacının kıdem tazminatı talebini kabul etmiş ve fesih tarihinden temerrüt tarihine kadar en yüksek banka mevduat faiz oranına bağlı olarak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini kararlaştırmıştır. Ancak, davalı vekili tarafından yapılan temyiz isteği sonucunda Yargıtay, davalının fesih tarihinden temerrüt tarihine kadar yasal faizle birlikte kıdem tazminatı ödemesi gerektiğini belirtmiştir. Bu durum, 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. Maddesinin 11. fıkrası gereğince mevduata uygulanan en yüksek faize göre hesaplanması gerektiğini belirtmiştir. Kanun maddesi, kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmesi gerektiğini belirtmektedir.
7. Hukuk Dairesi 2015/2719 E. , 2016/11192 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak YARGITAY İLAMI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle temyiz edenin sıfatına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı, iş akdinin haksız nedenle feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında kıdem tazminatının faiz başlangıç tarihi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu"nun 120 nci maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte bulunan 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinin on birinci fıkrası hükmüne göre, kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir. Faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır. Somut olayda, davacı dava ve ıslah dilekçesinde kıdem tazminatına temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasını talep etmiştir. Bu durum gözetilerek ve HMK 26. maddesi gereğince talep de dikkate alınarak kıdem tazminatının, temerrüt tarihi 28/10/2013 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faiz oranını geçmemek kaydı ile yasal faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken mahkemece talep de aşılarak fesih tarihinden itibaren mevduat faizine hükmedilmesi hatalı olup bozma nedeni ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. bendinin çıkarılarak yerine; “1-1.738,80 TL brüt kıdem tazminatının 18/10/2013 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faiz oranını aşmamak üzere yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine," rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 24/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.