Esas No: 2021/7150
Karar No: 2021/10188
Karar Tarihi: 28.09.2021
Danıştay 6. Daire 2021/7150 Esas 2021/10188 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/7150
Karar No : 2021/10188
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... İnşaat Turiz Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Belediye Başkanlığı - ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN ÖZETİ : Antalya İli, Kemer İlçesi, ... Mahallesi, ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde yer alan yapıda ruhsatsız imalatlar yapıldığından bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca temel para cezasına artırım nedenleri de uygulanmak suretiyle toplam 1.185.768,16-TL imar para cezası verilmesine ve aynı Kanunun 32. maddesi uyarınca aykırılığın belirtilen süre içerisinde giderilmediğinden bahisle ruhsatsız imalatların yapı sahibi tarafından yıkılmasına, yapı sahibi tarafından yasal hale getirilmediği takdirde yıkımın Belediye ekipleri tarafından gerçekleştirilerek yıkım masraflarının yapı sahibinden tahsil edilmesine ilişkin ... tarih ve ... sayılı Kemer Belediye Encümeni kararının iptali istemiyle açılan davada; dava konusu işlemin; "her ne kadar davalı idarece dava konusu yapıların ruhsatsız olduğundan bahisle davacı şirket adına imar para cezası verilerek yapıların yıkımı kararlaştırılmış ise de; davacı tarafından anılan aykırılıklar için 7143 sayılı Kanun ile 3194 sayılı Kanunu'na eklenen 16. maddenin 4. uyarınca alınan yapı kayıt belgesi alındığı, bu kapsamda yapıların 31/12/2017 tarihinden önce yapıldığı hususunda şüphe bulunmadığı gibi davalı idarece bu durumun kabul edildiği, ayrıca bilirkişi raporunda belirtildiği üzere dava konusu ruhsatsız yapılara dair aykırılıktan etkilenen alanın yapı kayıt belgeleri ile örtüştüğü, bu durumun keşif sırasında bilirkişiler tarafından yapılan ölçümlerde de tespit edildiği gibi davalı idarece de kabul edildiği dikkate alındığında, anılan maddenin "Yapı kayıt belgesi verilen yapılarla ilgili bu Kanun ve 2960 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir." hükmü karşısında imar barışı kapsamında kalan dava konusu yapılar için tesis edilen dava konusu encümen kararında hukuka uyarlık bulunmadığı" gerekçesiyle iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine;
3194 sayılı Kanunun geçici 16. maddesinin 4. fıkrasında; yapı kayıt belgesi verilen yapılarla ilgili bu Kanun ve 2960 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezalarının iptal edileceği hükmüne yer verilmiş ise de; öncelikle, idari işlemlerin hukuki yönden değerlendirmesi yapılırken, işlemin tesis edildiği tarihteki maddi ve hukuki olayın esas alınmasına ilişkin idari yargının temel usul kuralı uyarınca, idari işlem tarihinden önce 3194 sayılı İmar Kanununun Geçici 16. maddesine göre yapı kayıt belgesi alınması durumu bulunan uyuşmazlıklarda yapılacak değerlendirme ile "yapı tatil zaptı/yıkım/para cezası" işlemleri tesis edildikten sonra ve bu işlemlere karşı açılan dava devam ederken yapı kayıt belgesi alınması durumu bulunan uyuşmazlıklarda yapılacak değerlendirmenin ayrı ayrı ortaya konulması gerektiği, buna göre, yapı kayıt belgesi bulunan taşınmazlar için (yapı kayıt belgesi düzenlendikten sonra) idarelerce 3194 sayılı Kanun hükümleri uyarınca "yapı tatil zaptı/yıkım/para cezası" işlemlerinin tesis edilmesiyle ortaya çıkan uyuşmazlıklarda;
öncelikle, idarece yapı kayıt belgesinin yasaya uygun olmadığından bahisle Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bir bildirim yapılıp yapılmadığı ve bu bildirim üzerine veya re'sen Bakanlıkça ilgili yapı kayıt belgesinin iptal edilip edilmediğinin araştırılmasının gerektiği, eğer yapı kayıt belgesinin Bakanlıkça iptali söz konusu ise, bu durumda zaten ortada bir yapı kayıt belgesi de bulunmayacağından, (yapı tatil zaptı/yıkım/para cezası işlemine ilişkin) uyuşmazlığın 3194 sayılı Kanun hükümleri ve mevcut içtihatlar çerçevesinde işin esası yönünden çözümlenmesi gerektiği;
eğer idarece Bakanlığa bu yönde bir bildirim yapılmamış yahut Bakanlıkça yapı kayıt belgesinin iptali yönünde henüz bir işlem tesis edilmemiş ise; idarece (belediyece) işlem tesis edilirken, mevcut olmasına rağmen yapı kayıt belgesinin kabul görmediğine ilişkin bir irade beyanında ve değerlendirmede bulunulduğu için, artık idari yargı merciince hukuki inceleme yapılırken, davaya konu edilen işlem ile birlikte, yapı kayıt belgesiyle ilgili olarak belediyenin bu irade beyanının doğruluğunun da araştırılması ve değerlendirilmesi gerektiği, buna göre; yapı kayıt belgesinin anılan Kanun maddesinde belirtilen usul ve esaslara ve genel olarak hukuka ve oluşan (maddi/fiili gerçekliğe) uygun olarak düzenlenip düzenlenmediğinin, başka bir deyişle uyuşmazlık konusu olay kapsamında hukuken geçerli bir yapı kayıt belgesi bulunup bulunmadığının değerlendirilmesinin icap ettiği ve bu değerlendirme kapsamında mahkemesince dosyadaki iddiaların, savunmaların, idarenin tespitlerinin ve mevcut bilgi-belgelerin incelenmesinin gerektiği, yine dosyadaki özel durumlara göre ara kararla ilgili bilgi ve belgelerin istenilmesi veya gerekli görüldüğünde keşif-bilirkişi incelemesi yapılmasının da söz konusu olabileceği, burada önemli olan hususun, mahkemesince, dava konusu '"yapı tatil zaptı/yıkım/para cezası" işleminin yargısal denetimi yapılırken belirtilen hususlar çerçevesinde dava konusu işlemden önce alınan yapı kayıt belgesinin hukuki geçerliliğin araştırılması ve değerlendirilmesi olduğu, buradan hareketle; mahkemesince yapı kayıt belgesinin hukuka ve oluşa (maddi/fiili gerçekliğe) uygun olarak alınıp alınmadığı hususu açıklığa kavuşturulduktan sonra dava konusu işlem hakkında yukarıda belirtilen açıklamalar göz önüne alınarak bir karar verilmesi gerektiği;
"yapı tatil zaptı/yıkım/para cezası" işlemleri tesis edildikten sonra ve bu işlemlere karşı açılan dava devam ederken yapı kayıt belgesi alınan uyuşmazlıklarda ise; madde hükmüne göre, yapı kayıt belgesi ilgilisince alındıktan sonra, belgenin ibraz edilerek yıkım/para cezası işleminin iptalinin talep edileceği ve bu konuda işlem tesis edecek merciilerin yıkım/para cezası kararını alan idareler olduğu hususunda tartışma bulunmadığı, bu doğrultuda ilgili idarece, yapı kayıt belgesinin ibrazından sonra yıkım/para cezası işleminin iptali yönünde bir işlem tesis edilirse, daha önce bu yıkım/para cezası işlemine karşı idari yargıda açılan davaların konusuz kalacağı;
bununla birlikte, ilgili idarece yapı kayıt belgesinin ibraz edilmesine rağmen belli nedenlerle yıkım/para cezası işleminin idarece iptal edilmediği durumlarda ise, idarece yapı kayıt belgesinin ibrazı üzerine başka tür işlemlerin (yapı kayıt belgesi kabul edilmeyerek yıkım/para cezası işlemlerinin iptal edilmemesi) tesis edilebileceği ve bunun sonucunda başka tür davaların doğabileceği, dava açma tarihinde bulunmayan ve sonradan tesis olunan işlemlerin mevcut davaya eklenerek yeni işlemleri de bu davada çözmenin, idari yargının usul kuralları ile bağdaşmayacağı, yine, bu tür davalarda yıkım/para cezası işleminin dava konusu edildiği dosyada mahkemece idarenin yerine geçerek yıkım/para cezası kararının doğrudan iptal edilmesinin ise hem idari yargı denetiminin özüne hem de yukarıda anılan yasa maddesinin bağlamına uygun düşmeyeceği,
bu takdirde, yapı kayıt belgesi sunulmasına rağmen idarece dava konusu yıkım ve para cezası işleminin iptal edilmediği veya geri alınmadığı bu davalarda, dava konusu işlemin (yıkım/para cezası işleminin) tesis edildiği tarihteki hukuki ve maddi koşullar dikkate alınacak, işlem tarihinde de henüz yapı kayıt belgesi bulunmadığı için, yıkım ve para cezasına esas alınan maddeler çerçevesinde inceleme ve değerlendirme yapılmasının hukuka uygun olacağı, tüm bu hususların izahından sonra, bakılan davadaki istinaf istemi incelendiğinde; davaya konu işlemin 19.02.2019 tarihli yapı tatil tutanağı üzerine tesis edilen ... tarih ve ... sayılı encümen kararı olduğu, davacı tarafından sunulan yapı kayıt belgelerinin ise 27.06.2019 tarihli olduğu, dolayısıyla işbu davaya konu işlemin davacının yapı kayıt belgesi almasından önce tesis edildiği ve dava konusu yapılara ilişkin yıkım ve para cezası işlemi idarece iptal edilmediği veya geri alınmadığı için, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihteki hukuki ve maddi koşullar dikkate alınarak, işlem tarihinde de henüz yapı kayıt belgesi bulunmadığı için, yıkım ve para cezasına esas alınan maddeler çerçevesinde inceleme ve değerlendirme yapılması gerektiği, buna göre, dosyada mevcut bilgi ve belgeler incelendiğinde, 19.02.2019 tarihli yapı tatil tutanağı ile dava konusu parsel üzerinde davacı şirket tarafından yapılmış ve otel olarak kullanılmakta olduğu tespit edilen toplam 8.929,71 m2 alana sahip yapıların (daha önce 08.11.2010 tarihinde ruhsatsız olarak yapıldığı tespit edilen 428 m2 ruhsatsız yapı alanı düşüldükten sonra 8.501,71 m2 alana sahip yapıların) ruhsata tabi olmasına rağmen ruhsat alınmadan inşa edildiğinin sabit olduğu, ruhsata tabi söz konusu imalatlarla ilgili 3194 sayılı Kanunun 32. maddesi gereğince yıkım kararı alınmasına ve davacının yapıların III. Sınıf (B) grubu yapı olarak kabul edilmek ve ruhsatsız olarak yapılmış olma ve inşai faaliyetler tamamlanmış ve kullanılıyor olma artırımları uygulanmak suretiyle hesaplanan 1.185.768,16-TL para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin kararda hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine dair ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarihli, E:..., K:... sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın ONANMASINA, kullanılmayan ...- TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 28/09/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.