Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7520 Esas 2019/6640 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/7520
Karar No: 2019/6640

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7520 Esas 2019/6640 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava konusu olan taşınmazın kadastro tespiti sırasında davalı adına tespit edildiği ancak taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bırakılmış tescil harici bir yer olduğu ve bu nedenle tescilinin Hazine adına olabileceği iddiasıyla davalı adına yapılan tespitin iptali ve taşınmazın Hazine adına tescil edilmesi talep edilmiştir. Mahkeme, davalı lehine kadastro kanununun şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda da isabetsizlik bulunmadığı ve usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 5. maddeleri: Kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğunu belirten ve kadastro çalışmalarını düzenleyen maddelerdir.
- 766 sayılı Kanun: Arazilerin tasnif, tescil ve kadastrosunu düzenleyen kanundur.

20. Hukuk Dairesi 2017/7520 E. , 2019/6640 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro çalışması sırasında; çekişmeli..... mahallesinde kain 101 ada 23 parsel sayılı taşınmaz 771,21 m2 yüzölçümü ile senetsizden zeytinlik vasfıyla 2015 yılında davalı ... adına zilyetliğe dayalı olarak tespit edilmiştir.
Davacı Hazine vekili; dava konusu ....... mahallesi, 101 ada 23 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sırasında davalı adına tespit gördüğünü, dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bırakılmış tescil harici yer olup bu tür sahaların tescilinin Hazine adına olabileceğini, bu nedenlerle davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile dava konusu taşınmazın Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.
argılama sonunda mahkemece; davalı lehine 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. vd maddelerinde şartlarının oluştuğu gerekçesi ile davanın reddine; dava konusu .... mahallesi, 101 ada 23 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından esasa ilişkin olarak tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde; 766 sayılı Kanuna göre yapılan 17.10.1972 tarihinde kesinleşen arazi kadastrosu, daha sonra 3402 sayılı Kanunun Ek 5. maddesine göre yapılan ve 05.05.2015 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 23.10.2015-24.11.2015 tarihinde ilan edilen 3402 sayılı Kanunun geçici 8. madde kadastro çalışması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 14/11/2019
gününde oy birliği ile karar verildi.