8. Hukuk Dairesi 2017/12230 E. , 2017/8423 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, taraflar arasında .... Noterliği"nce düzenlenen 18.11.1985 tarihli sözleşme ile miras taksimi yapıldığını, sözleşmeye göre; davalının .... Mevkii 147 parselde (eski 129 nolu parsel) bulunan taşınmazın 1000 m2 sini alacağını, kalan kısmın ise vekil edeninde kalacağını, ancak her nasılsa taşınmazın davalı adına tapuda tescil edildiğini, 500 m2 lik alanın halen vekil edeninin zilyetliğinde bulunduğunu açıklayarak, dava konusu 147 parseldeki taşınmazın 500 m2 lik kısmının iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline, bu talep kabul görmez ise davaya konu edilen taşınmazın rayiç değerinin tespiti ile şimdilik bu miktardan 2.000-TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, talebin zamanaşımına uğradığını, davaya konu yerin kendi zilyetliğinde olduğunu, tüm mirasçıların sözleşmeye katılmaması nedeniyle sözleşmenin geçerli olmadığını, davacının, kadın olmasından ve cehaletinden yararlanarak kendisini kandırdığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; Davanın KABULÜ ile 179 ada, 17 parsel sayılı taşınmazın; fen bilirkişisinin 08/01/2014 tarihli raporunda A harfi ile gösterilen kırmızı kalemle taralı 500,00 m2 lik alanın, davacı ...’e ait olduğunun TESPİTİNE, dava tarihinden sonra dava konusu taşınmaz Kamulaştırma Kanunu gereğince üzerindeki ihtiyati tedbir nazara alınmaksızın kamulaştırılmış olduğundan dolayı Kadastro Kanunu madde 18’de nazara alınmak suretiyle KAYIT VE TESCİL YÖNÜNDE KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava ve talep, miras payının devrine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır (TMK.m.677/1). Mirasçılar arasındaki devirler için söz konusu olan bu yazılı şeklin adi yazılı olarak yapılması yeterlidir. Ancak; mirasçılar adına paylı mülkiyet şeklinde tapuya kayıtlı olan taşınmazlarda payın temlikinin resmi şekilde tapu memuru önünde yapılması (TMK.m.706, 6098S. TBK.m 237) gereklidir.
Davaya konu edilen 129 parsel sayılı taşınmazın, kadastro çalışmaları sırasında 4/12"şer hisse ile.....adına tespit edildiği, Veli Kılınç"ın tespite itirazı üzerine, hükmen 1/3"er hisse ile ..... adına tescil edildiği, 16.2.1984 tarihinde, taraflar murisi İbrahim Koçyiğit hissesinin paylı mülkiyet şeklinde mirasçılarına intikal ettiği, davaya konu sözleşmenin ise 18.11.1985 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır.
Miras payı devri sözleşmesinin yapıldığı tarihte davaya konu taşınmaz paylı mülkiyet şeklinde tapuda kayıtlı bulunduğundan, tapu memuru önünde resmi şekilde yapılmayan sözleşmenin geçerli olduğundan bahsedilemez.
Hal böyle olunca, Mahkemece, davacının tapu iptali ve tescile yönelik talebinin reddi ile davacı, dava dilekçesinde ayrıca bedel talebinde bulunmuş olmakla, davacının bedel talebi yönünden toplanmış ve toplanacak deliller neticesinde oluşacak duruma göre bir hüküm verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.06.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.