Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/32
Karar No: 2021/848
Karar Tarihi: 13.10.2021

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/32 Esas 2021/848 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı kurum ile davalılar arasında imzalanan temizlik işine ilişkin hizmet alım sözleşmeleri nedeniyle davalılardan rücuen tahsile karar verilmesi talebiyle açılan tazminat davası hakkında Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, davalıların tazminatların sorumluluğunun yarısından değil, tamamından sorumlu oldukları belirtilerek davacı yararına kararın bozulmasına karar verildi. İş hukuku ve sözleşme hukuku açısından incelenen hizmet alım sözleşmelerinde yüklenici işçisi tarafından yapılacak olan işlerde işverenin, yüklenicinin ise işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu olmadığı ifade edilerek, işçilik alacaklarının ödenmesine yönelik davalarda rücu davalarında her davalı aleyhine ayrı tahsil hükmü kurulması gerektiği belirtildi. Kararında mahkeme, işveren tarafından ödenen işçinin kıdem tazminatının son yüklenici tarafından çalıştırıldığı süreyle orantılı olarak hesaplanması gerektiğini açıkladı. Ayrıca, yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshiyle ücrete dönüşeceği dikkate alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenicinin sorumlu olacağı ifade edildi. İhbar tazminatından ise son işveren sorumlu kabul edildi. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise İş Kanunu'nun 485, 566 ve 609. maddeleridir.
6. Hukuk Dairesi         2021/32 E.  ,  2021/848 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davacı kurum ile davalılar arasında temizlik işine ilişkin hizmet alım sözleşmelerinin imzalandığını, sözleşme uyarınca yüklenicinin çalıştıracağı personele ilişkin sorumluluklarının tamamının yükleniciye ait olduğunu, iş mahkemesince hükmedilen işçilik alacaklarının tahsili amacıyla müvekkili aleyhine ilamlı icra takibi yapıldığını, müvekkilinin icra dosyasına toplamda 30.363,82 TL ödemede bulunduğunu, davalıların sorumlu oldukları meblağın sözleşmelerde gösterilen faizler üzerinden davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, taraflar arasında aktedilen ihale sözleşmesinin, ihale sözleşmesine ait hizmet işleri genel şartnamesi, idari şartname ve özel teknik şartnamelerde hüküm bulunan dönem için ödenen tazminatların tamamından, açık hüküm bulunmayan dönem içinse yarısından sorumlu olmasının gerektiği, imzalanma tarihi 11/09/2014"ten sonra olan bir sözleşme bulunmamasına göre dışlanacak bir hizmet süresi bulunmadığı gerekçesi ile davacının davasının kısmen kabulüne, yapılan her türlü ödemenin hangi faiz oranına tabi olacağı yönünde hüküm bulunan ....Ltd. Şti"den, ....Temizlik Ltd. Şti"den, .... Temizlik Ltd Şti"den sözleşmede gösterilen faiz oranları ile birlikte, diğer davalılardan ise işleyecek yasal faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Dava, hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir.
    Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
    İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.
    Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır.
    İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar.
    Yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Sözleşmeyi feshedenin son yüklenici olduğu ve yıllık izinlerinde bu fesih ile ücrete dönüştüğü gözönüne alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır.
    İhbar tazminatından son işveren sorumludur. Bunların dışında hafta tatil ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti gibi işçiye ödenen tazminatlardan yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumlu olacaklardır.
    İşveren tarafından bu ödemelerin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de ayrı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir.
    Yükleniciler aleyhine açılan rücu davalarında ayrı sözleşmelerle hizmet ifa eden yükleniciler mecburi dava arkadaşı olmadığı gibi borçtan müteselsilen sorumlu olacaklarına ilişkin kanun hükmü veya sözleşme bulunmamaktadır. Bu nedenle alacak davalarında her davalı aleyhine ayrı tahsil hükmü kurulmalıdır. Davanın itirazın iptali şeklinde açılmış olması durumunda ise takibin hangi davalı açısından hangi miktarla devam edeceği ayrı ayrı belirlenmelidir.
    Somut olayda mahkemece davalı şirketlerin, taraflar arasında aktedilen sözleşme ve eklerinde hüküm bulunan dönem için ödenen tazminatların tamamından, açık hüküm bulunmayan dönem içinse yarısından sorumlu olduğu yönünde karar verilmiş ise de, yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların bu ücretlerden dönemi ile tamamından sorumlu olduğu göz önüne alınarak yukarıda belirlenen ilkeler çerçevesinde karar verilmesi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.10.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi