5. Hukuk Dairesi 2017/8266 E. , 2017/16521 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare ile davalılardan ... vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ile davalılardan ... vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Taşınmaz üzerindeki yapıya resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek; ağaçlara yaş, cins ve verim durumlarına göre maktuen değer bilçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Zemin yönünden alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1-...i mahallesi 1048 ada 21 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda değerlendirme tarihi itibariyle kıyasi emsal kabul edilen taşınmazlarla dava konusu taşınmazların değerleri arasında fahiş fark (yaklaşık 10-15 kat) bulunduğundan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2)Taşınmaz üzerinde bulunan dükkanın dava tarihi itibariyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yayınlanan yapı birim maliyetleri cetveline göre belirlenecek değerine hükmedilmesi, gerekirken ayrıca objektif değer artışı eklenmesi suretiyle fazlaya karar verilmesi,
3)Dava konusu taşınmaz için tespit edilen bedelden, acele el koyma kararı ile tespit edilen bedelin mahsubundan sonra kalan fark bedele faiz uygulanması gerekirken tüm bedele uygulanması,
4) Davacı idare harçtan muaf olduğu halde aleyhine harca hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare ile davalılardan ... vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idareden peşin alınan harçların iadesine, davalılardan alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 19/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.