3. Hukuk Dairesi 2020/3695 E. , 2020/4441 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki ayıplı/eksik ifa nedeniyle davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalıdan satın aldığı konutta eksik işler ve gizli ayıplar bulunduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 500 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, talebini 20/08/2014 tarihli ıslah dilekçesiyle 6.970,25 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece verilen 06/11/2014 tarih, 2014/221-139 sayılı davanın kabulüne dair kararın Yargıtay (kapatılan) 13. HD" nin 19/04/2017 tarih ,2015/15480 e. 2017/4698 k. sayılı kararıyla bozulması üzerine bozmaya uyulmasına karar verilerek davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun m.297/2 gereği, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Davacı talep sonucunu 20/08/2014 tarihli ıslah dilekçesiyle 500 TL"den 6.970,25 TL"ye yükselttiği halde, mahkemece "1-Davanın KABULÜ ile; 500-TL"nin dava tarihinden, 2.000,50-TL"nin ıslah tarihi olan 20/08/2014 itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, " karar verilmiş olmakla, talep edilen miktardan sadece toplam 2.500,50 TL"nin tahsiline hükmedilmiş olmasına rağmen davanın kabul edildiği belirtilerek, hem hüküm sonucunun kendi içinde çelişki yaratılmış hem de kalan 4.469,75 TL hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir.
Karar, bu haliyle HMK m.297/2 hükmüne aykırı olup, bu husus aynı zamanda kamu düzenine ilişkin olduğundan temyiz edilen kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz sebeplerinin incelenmesine şu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 31,40 TL temyiz harcının istek halinde temyiz edene davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 21/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.