(Kapatılan)17. Hukuk Dairesi 2019/3377 E. , 2020/8516 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacıların desteği Hümeyra"ya çarpması sonucu vefatına neden olduklarını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla destekten yoksun kalma nedeni ile davacıların her biri için ayrı ayrı 200,00 TL ve ayrıca defin ve cenaze gideri için 200,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan, ayrıca anne ve baba için ayrı ayrı 20.000,00 TL, kardeşler için ayrı ayrı 10.000,00 TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketleri dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davacılar vekili 10/12/2012 tarihli ıslah dilekçesi ile davacı ... için destek zararına yönelik talebini 8.646,11 TL ve Edibe için 8.156,31 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı ... A.Ş. vekili, kusur oranında, gerçek zarardan, poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... A.Ş. vekili, davalının sorumluğunun bulunmadığını, yüklenicinin sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, kusurlarının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı sürücünün 3/8 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulü ile davacı kardeşler yönünden maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine, destekten yoksun kalma nedeni ile davacı ... için 8.646,11 TL, anne Edibe için 8.156,31 TL, cenaze ve defin gideri 112,50 TL olmak üzere toplam 16.914,92 TL maddi tazminatın sigorta şirketinden dava tarihinden, diğer davalılardan olay tarihinden, ayrıca anne ve baba için ayrı ayrı 7.500,00 TL olmak üzere toplam 15.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hükmün, davacılar vekili ve davalı ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 27/11/2014 gün ve 2013/12843 Esas 2014/17061 karar sayılı ilamı ile "davalı ... A.Ş."nin Borçlar Kanununun 55. maddesinde düzenlenen “adam çalıştıran” sıfatıyla veya işleten sıfatıyla sorumluluğu kapsamında olup olmadığının değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği ve yaşları küçük olsa da müteveffanın kardeşlerinin meydana gelen olayın acısını hissedeceklerinin kabulü ile manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği" gerekçesiyle karar bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sırasında, davacılardan ..."nın dava konusu olayla alakası olmayan bir sebeple öldüğü, manevi tazminat haklarının mirasçılarına intikali gerektiği gerekçesiyle mirasçıları anne ve babası ... ve ... olduğu ve bu kişilerin ölü davacının mirasçısı olarak davaya dahil edildiği anlaşılmıştır.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulü ile davalı TMO"ya yönelik davanın reddine, davacı ... için 8.646,11 TL"nin, davacı ... için 8.156,31 TL"nin ve cenaze giderine ilişkin 112,50 TL"nin davalılar ... ve ..."den müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, alacağa davalı ... yönünden dava tarihinden, davalı .... 7.500,00 TL"nin, davacı ... ve davacı ... için ayrı ayrı 3.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."den alınarak adı geçen davacılara (... için mirasçılarına) verilmesine karar verilmiş; hükmün, davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 10/04/2017 gün ve 2016/6529 Esas 2017/3850 karar sayılı ilamı ile "davalı ... A.Ş. ve dava dışı Çağrı Tur Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasındaki sözleşme ve taraflar arasındaki uygulaması dikkate alınarak, taraflar arasındaki sözleşmenin araç üzerinde fiili hakimiyeti ve ekonomik yararlanma unsurlarını birlikte bulundurup bulundurmadığı ve bu fiili hakimiyetin uzun süreli sağlanıp sağlanmadığı, kazaya karışan servis aracının davalı kurumuna özgülenip özgülenmediği, başka kurumların taşıma işini yapıp yapmadığı, davalı iş sahibinin yüklenici şirkete emir ve talimat verme, yapılan işi kontrol ve denetleme yetkisinin tanınmış bulunup bulunmadığı, iş sahibi ile yüklenici arasında bağımlılık ilişkisi kurulmuş olup olmadığı, bir anlamda davalı ... A.Ş."nin Borçlar Kanununun 55. maddesinde düzenlenen “adam çalıştıran” sıfatıyla veya işleten sıfatıyla sorumluluğu kapsamında olup olmadığı değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle karar bozulmuş; yine bozma ilamına karşı davalı ... Mahsülleri Ofisi A.Ş. vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmişse de Dairemizin 19/10/2017 gün ve 2017/4243 Esas 2017/9483 karar sayılı ilamı ile karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Davacılar vekilince birleşen davada; davalı TMO"nun personelinin taşıma işinin yüklenicisi olan davalı şirketten davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 3.000,00 TL ve davacı ... için 3.000,00 TL"nin 21/06/2011 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece asıl davada, davalı TMO"ya yönelik davanın reddine, davacı ... için 8.646,11 TL"nin davacı ... için 8.156,31 TL"nin davalılar ... ve ..."den müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, alacağa davalı ... yönünden 11/08/2011 dava tarihinden, davalı ... yönünden 21/06/2011 olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine; davacı ... ve davacı ..."nın destekten yoksun kalma tazminatına yönelik davasının reddine; davacıların cenaze giderine yönelik tazminat davalarının kısmen kabulü ile 112,50 TL"nin davalılar ... ve ..."den müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, alacağa davalı ... yönünden 11/08/2011 dava tarihinden, davalı ... yönünden 21/06/2011 olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin talebin reddine; davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 3.000,00 TL ve davacı ... için 3.000,00 TL"nin 21/06/2011 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."den tahsiline, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine; birleşen dava yönünden davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 3.000,00 TL manevi tazminatın 21/06/2011 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."den alınarak davacıya verilmesine, asıl davada davacılar ..., ... ve ..."nın davalı ..."e yönelik kısmen kabul edilen manevi tazminat davasındaki kısımla ilgili olarak tahsilde tekerrüre yer verilmemesine ve davacı ..."ya velayeten açılan manevi tazminat davasının taraf ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, bozmaya uyularak yapılan yargılamada, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, daha önce temyize konu edilip bozma kapsamı dışında bırakılan ve kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin mümkün olmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı TMO ile davalı Çağrı Tur Nakl. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasındaki hizmet alım sözleşmesinin 18. maddesi hükmünde, davalı TMO"nun işin belirlenen standartlara uygun yürütülüp yürütülmediğini denetleme yetkisi -bu konuda kontrol teşkilatı kurulacağı- hükmü bulunmakta olup, sözleşmenin niteliği itibariyle işin başından sonuna kadar salt yüklenicinin kontrolüne bırakılmadığı, davalı TMO"nun kontrol ve sorumluluğunun da devam ettiği anlaşılmaktadır.
Hizmet alım sözleşmesinin 21. maddesinde hizmet süresince servis araçları ve sürücülerinin 3.şahıslar ya da araçlarda meydana getireceği hasar, zarar ve ziyandan ve bunların sonuçlarından yüklenicinin sorumlu olacağı kararlaştırılmış ise de, bu hükümler tarafların kendi iç ilişkilerini düzenlemekte olup, zarar gören üçüncü kişi konumundaki davacıyı bağlamaz.
Yine, Teknik şartnamenin 2.15. maddesinde "TMO"nun her bir servis aracı için personelinden bir araç sorumlusu ve iki yardımcısını görevlendireceği, bu kişilerin aracın kalkışı ve durak takibi konusunda müdahale yetkisine sahip oldukları, bu kişilerin araç takip formunu imzalayacakları ve idare ile koordineli çalışacağı", 2.23. maddesinde "TMO’nun talep etmesi halinde yüklenici Çağrı Tur Nakl. San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından çalıştırılan araçların ve yetkili personelin TMO’nun belirleyeceği yer ve saatte kontrol için hazır bulundurulacağı" gibi hükümler de gözetilerek davalı TMO"nun sorumluluğunun buna göre değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacılar vekili birleşen davada; davalı TMO"nun personelinin taşınma işinin yüklenicisi olan davalı şirketten davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 3.000,00 TL ve davacı ... için 3.000,00 TL"nin 21/06/2011 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş olmasına rağmen, hükmün, birleşen dosya davalısı Çağrı Tur Nakl. San. Ve Tic. Ltd. Şti. hakkında kurulmayıp, asıl dava davalısı ... hakkında hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirmiştir.
4-Bozma neden ve şekline göre davalı TMO lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 16/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.