11. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/5589 Karar No: 2019/6781 Karar Tarihi: 04.11.2019
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5589 Esas 2019/6781 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir şirketin bijuteri ürünlerinin hava yoluyla taşınması sırasında çalınması nedeniyle oluşan zararın tahsili amacıyla açılmış. Davacı, davalı tarafından taşıma sırasında gözetim ve özen yükümlülüğünün bulunduğunu ileri sürerek 17.405,57 Euro zararın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı ise davanın reddini istemiştir. Mahkeme, taşıma sözleşmesinin yazılı yapılmasının geçerlilik koşulu olmadığını belirterek, malların davalının üstlendiği taşıma sırasında çalındığının kabul edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Temyiz eden davalı vekilinin bütün itirazları reddedilmiştir. Kararda herhangi bir kanun maddesi belirtilmemiştir.
11. Hukuk Dairesi 2018/5589 E. , 2019/6781 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 03.04.2018 tarih ve 2018/67-2018/291 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin bijuteri ithalat ve ihracatıyla iştigal ettiğini, dava dışı Fransa"da kaim Agatha Diffusion şirketinin distribütörü olduğunu, müvekkilinin 42,9 kg malının davalı tarafından 235-4676 7070 no"lu ana konişmento ve CDG04086337 no"lu ara konişmento tahtında (TK 1822 sefer sayılı uçuş ile Paris"ten İstanbul"a) taşınmasının gerçekleştirilmesi amacıyla 19.02.2014 tarihinde Agatha"nın Fransa"daki adresinden teslim alındığını, davalı şirketin ara konişmento tahtında taşıyan sıfatını haiz olduğunu ve gözetim ve özen yükümlülüğünün bulunduğunu, emtianın dava dışı Agatha şirketinden alındıktan sonra uçağa yüklenmeden karayoluyla taşıma sırasında çalındığını, davalı yedinde çalınan yük nedeniyle davalının alt nakliyeci/taşeronlara rücu ettiğinin yapılan yazışmalarda ikrar edildiğini, çalınan emtianın 17.405,67 Euro olduğunu ileri sürerek 17.405,57 Euro zararın kamu bankalarının Euro mevduata uyguladıkları oranda ödeme gününden itibaren en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Dairemizin bozma ilamına uyan mahkemece, taşıma sözleşmesinin yazılı yapılmasının geçerlilik koşulu olmadığı, taraflar arasındaki yazışmaların içeriğinde söz konusu taşımaya ilişkin olarak hem ana, hem de ara konşimento düzenlendiği, kara taşımasının da davalı tarafça üstlenildiği ve malların davalının üstlendiği taşıma sırasında çalındığının kabul edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve hırsızlık olayının gerçekleştiği aracın güvenlik kamerası bulunmayan park alanına çekilmesinin pervasız hareket olarak kabul edilmesine göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4.379,13 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 04/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.