Kamu kurum veya kuruluşlarının zararına dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/6869 Esas 2017/1402 Karar Sayılı İlamı
21. Ceza Dairesi Esas No: 2016/6869 Karar No: 2017/1402 Karar Tarihi: 20.03.2017
Kamu kurum veya kuruluşlarının zararına dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/6869 Esas 2017/1402 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)21. Ceza Dairesi 2016/6869 E. , 2017/1402 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kamu kurum veya kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 19/01/2015 tarih ve 2015/8 sayılı kararının Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümünü düzenleyen II numaralı bölümün ortak hükümler başlığının 3. bendinde, "daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde, 28/06/2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkumiyet kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.” hükmüne yer verilmiştir. 11.03.2010 tarihli iddianame ile özetle; Kızılay Derneği ... Kan Merkezinde idari görevde çalışan dahiliye uzmanı sanık ... Kımılı adına ... Tıp merkezinde düzenlenen polikilinik defteri, reçeteler ve diğer tıbbi belgelerdeki kaşeler ve üzerindeki imzaların ona ait olmadığı onun yerine burada pratisyen hekim olarak çalışan diğer sanık ..."nun muayene ederek belgeler düzenlediği ve yine aynı şekilde muayene formları üzerindeki imzalarında dahiliye uzmanı sanık ...’e ait olmadığı onun yerine atıldığı, bu şekilde sanıkların iştirak halinde sahte belgeler düzenledikleri ve bunlardan haberi olan ve sorumlu hekim olan diğer sanıklarında azmettiren olarak sorumlu oldukları ve bu şekilde Sosyal Güvenlik Kurumundan tedavi ücretleri tahsil ederekte kamu kurumunu zararına nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia olunduğu somut olayda; iddianamedeki anlatım ve tavsife göre, ... Tıp Merkezinde çalışan ve kamu görevlisi olmayan sanık doktorlar ile yerine imza atılan sanık doktorların sahtecilik eylemlerinin TCK"nın 210. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “Gerçeğe aykırı belge düzenleyen tabip, diş tabibi, eczacı, ebe, hemşire veya diğer sağlık mesleği mensubu, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Düzenlenen belgenin kişiye haksız bir menfaat sağlaması ya da kamunun veya kişilerin zararına bir sonuç doğurucu nitelik taşıması halinde, resmi belgede sahtecilik hükümlerine göre cezaya hükmolunur” şeklindeki düzenleme uyarınca, maddede belirtilen özel sağlık mesleği mensuplarının sahtecilik eylemlerinin, fıkranın ikinci cümlesindeki koşulun gerçekleşmesi halinde devamlılık gösteren daire kararlarında da açıklandığı üzere kamu görevlisi olmamaları nedeniyle (bu yönde Dairemiz dışında Yüksek 11. Ceza Dairesinin 12.05.2016 gün 2016/8708-4424 Esas-Karar, 18. Ceza Dairesinin 01.07.2015 tarih 2015/3449-3800 Esas-Karar ve 15. Ceza Dairesinin özel hastane doktoru tarafından düzenlenen belgenin özel belgede sahtecilik olduğuna ilişkin 01.12.2014 gün 2013/4106 Esas, 2014/20090 sayılı kararı) ancak TCK"nın 204. maddesinin 1. fıkrasındaki resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı ve iddianamede TCK"nın 204. maddesinin 2. fıkrası kapsamında bir kamu görevlisinin resmi belgede sahtecilik eyleminden dolayı açılmış bir dava bulunmaması karşısında; TCK"nın 158/1-e maddesindeki nitelikli dolandırıcılık suçunun ceza miktarına, tebliğname tarihine, iddianamedeki tavsife, hükümlerin konusuna, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanunu"nun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 15. Ceza Dairesi"ne ait olduğundan Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye gönderilmesine, 20/03/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.