Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4617
Karar No: 2019/1387
Karar Tarihi: 18.02.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/4617 Esas 2019/1387 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, ortaklığın giderilmesi davasıyla ilgili verilen mahkeme kararının temyiz edilmesi üzerine inceleme yapmıştır. Kararda, medeni haklardan yararlanma ehliyeti olan herkesin, dava tarafı olarak bulunabileceği ifade edilmiştir. Reşit olmayan kimselerin kendileri dava açamasa da, haklardan yararlanma ehliyetine sahip oldukları için aleyhlerine dava açılabilir. Ancak, davalının reşit olmadığının mahkemece öğrenilmesi halinde, kanuni mümessile tebligat yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, davacının reşit olmayan çocuğunun karar tarihinden sonra reşit olduğuna dikkat çekilmiştir. Bu sebeple, mahkemece davacının vekiline süre vererek çocuğun vekaletnamesini dosya arasına ibrazını sağlaması gerektiği belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı HMK’nın 50. maddesi
- 6100 sayılı HMK’nın 51. maddesi
- 4721 sayılı TMK’nın 9. maddesi
- 4721 sayılı TMK’nın 10. maddesi
- 4721 sayılı TMK’nın 11. maddesi
14. Hukuk Dairesi         2016/4617 E.  ,  2019/1387 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    6100 sayılı HMK’nın 50. maddesine göre, medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olan herkes davada taraf ehliyetine de sahiptir. Aynı kanunun 51. maddesine göre de, dava ehliyeti, medeni hakları kullanma ehliyetine göre belirlenir. 4721 sayılı TMK’nın 9. maddesine göre, fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak edinebilir ve borç altına girebilir. Aynı kanunun 10. maddesine göre de ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan her ergin kişinin fiil ehliyeti vardır. 11. maddeye göre ise erginlik 18 yaşının doldurulmasıyla başlar. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 14.01.1976 günlü ve 477/12 sayılı kararına göre, davada taraf olma ehliyeti, medeni haklardan yararlanma hakkının bir sonucudur. Reşit olmayan kimse; medeni hakları kullanma ehliyetinden yoksun bulunması nedeniyle her ne kadar kendisi dava açamaz ise de sözü edilen haklardan yararlanma ehliyetine haiz bulunduğundan aleyhine dava açılabilir. Ancak, davalının reşit olmadığının mahkemece her ne suretle olursa olsun öğrenilmesi halinde re"sen kanuni mümessile tebligat yapılması gerekir.
    Somut olaya gelince, ...’un 25.04.2008 tarihinde vefat etmesi ile ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 07.05.2008 tarihli veraset ilamından eşi ... ile evlatları ... ve ...’un mirasçı olarak kaldıkları, UYAP sisteminden alınan nüfus kayıt örneklerine göre ...’un da 29.05.2013 tarihinde vefat ettiği, eşi ...’den 11.10.2008 tarihinde boşandığı, dosyadaki ...’a ait 30.12.2013 tarihli veraset ilamına göre geriye evlatları 18.10.1998 doğumlu ... ve 11.03.2004 doğumlu ...’un kaldıkları anlaşılmıştır. ...’un vefatı ile 20 parsel sayılı taşınmazın 1/3 hissesinin çocukların babası ...’a intikal etmesiyle davacı ..., çocukları adına vekili vasıtasıyla 25.07.2014 tarihinde adı geçen taşınmazın satılması için ortaklığın giderilmesi davası açmış ve mahkemece, 10.12.2015 tarihinde davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak karar tarihinden sonra davanın açıldığı tarihte küçük olan ...’un karar tarihinden sonra reşit olduğu görülmektedir.
    Mahkemece yapılması gereken iş, yargılamanın halen devam etmesi sebebiyle davacı vekiline süre vererek ...’un vekaletnamesini dosya arasına ibrazını sağlamak olmalıdır.
    Belirtilen eksiklik giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 18.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi