19. Ceza Dairesi 2019/26430 E. , 2020/168 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Sanık ... müdafiinin temyiz isteminin reddine dair ek karara yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık müdafiinin, tefhim olunan hükmü 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süresinden sonra 12.06.2018 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla, yasal süresi geçtikten sonra vaki temyiz isteminin reddine dair yerel mahkemenin 06.07.2018 tarihli ek kararında bir isabetsizlik görülmediğinden, ek kararın ONANMASINA,
II-Katılan vekilinin, Sanıklar ..., ..., ..."ın, ve malen sorumlu vekilinin temyiz taleplerine yönelik incelemede;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre;
1-Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Sanıklar ..., ..., ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıkların, katılan vekilinin ve malen sorumlu vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yükletilen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
a-5607 sayılı Kanun"un 4/2. maddesi uyarınca sanıklar hakkında doğrudan hükmedilen adli para cezasından yarı oranında artırım yapılması gerekirken yalnızca hapis cezasından arttırım yapılması suretiyle eksik cezaya hükmolunması,
b-Sanıklar hakkında hükmedilen 4 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası sonucu itibarıyla doğru ise de; temel ceza belirlendikten sonra 5607 sayılı Kanun"un 4/2. maddesi uyarınca yapılan artırım sonrası 4 yıl 15 ay hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken 5 yıl 3 ay hapis cezasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı ve sanıkların, katılan vekilinin, malen sorumlu vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nin 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hükmün 2. fıkrasındaki; artırım yapılan paragrafta bulunan "300" ibaresi çıkarılarak yerine "450" ibaresinin yazılması, "250" ibaresi çıkarılarak yerine "375" ibaresinin yazılması, "5000,00" ibareleri çıkarılarak yerlerine "7500,00" ibarelerinin yazılması ve hükümden "5 yıl 3 ay hapis" ibaresi çıkarılarak yerine "4 yıl 15 ay hapis" ibaresinin yazılması suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.