Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7816
Karar No: 2020/477
Karar Tarihi: 08.01.2020

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2019/7816 Esas 2020/477 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2019/7816 E.  ,  2020/477 K.

    "İçtihat Metni"

    Hakaret suçlarından sanıklar ... ve ... haklarında yapılan yargılama sonucunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1 ve 129/3. maddeleri uyarınca ayrı ayrı ceza verilmesine yer olmadığına, tehdit suçundan sanık ..."ün, 5237 sayılı Kanun"un 106/1-1 ve 62. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair, Kaman Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/07/2018 tarihli ve 2017/131 esas, 2018/198 sayılı kararının, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 18/04/2019 gün ve 94660652-105-40-5441-2019-Kyb sayılı istemleri, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06/05/2019 gün ve 2019/45082 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesi ve Yargıtay 18. Ceza Dairesi"nin 10.09.2019 tarihli ve 2019/11976 sayılı görevsizlik kararıyla Daire"ye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
    Kanun yararına bozma isteyen ihbarnamede;
    Dosya kapsamına göre;
    1-Hakaret suçu yönünden yapılan incelemede; sanıkların 11/07/2017 tarihli duruşmada, karşılıklı olarak şikayetçi olmadıklarını beyan etmiş olmaları karşısında, sanıklara isnat edilen ve 5237 sayılı Kanun"un 125/1. maddesi kapsamında kalan hakaret suçunun takibi şikayete bağlı suçlardan olduğu gözetilerek, sanıklar hakkındaki kamu davasının, 5271 sayılı Kanun"un 223/8. maddesi hükmünce düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesinde,
    2-Tehdit suçu yönünden yapılan incelemede; mağdur ..."ın, yine 11/07/2017 tarihli duruşmada, şikayetçi olmadığını beyan etmiş olması karşısında, sanığa isnat edilen ve 5237 sayılı Kanun’un 106/1-1. maddesi kapsamında kalan tehdit suçunun takibi şikayete bağlı suçlardan olduğu gözetilerek, sanık hakkındaki kamu davasının, 5271 sayılı Kanun"un 223/8. maddesi hükmünce düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde mahkumiyet kararı verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    I-Olay:
    Hakaret suçlarından sanıklar ... ve ... haklarında yapılan yargılama sonucunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1 ve 129/3. maddeleri uyarınca ayrı ayrı ceza verilmesine yer olmadığına, tehdit suçundan sanık ..."ün, 5237 sayılı Kanun"un 106/1-1 ve 62. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair, Kaman Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/07/2018 tarihli ve 2017/131 esas, 2018/198 sayılı kararının, hakaret suçu yönünden yapılan incelemede; sanıkların 11/07/2017 tarihli duruşmada, karşılıklı olarak şikayetçi olmadıklarını beyan etmiş olmaları karşısında, sanıklara isnat edilen ve 5237 sayılı Kanun"un 125/1. maddesi kapsamında kalan hakaret suçunun takibi şikayete bağlı suçlardan olduğu gözetilerek, sanıklar hakkındaki kamu davasının, 5271 sayılı Kanun"un 223/8. maddesi hükmünce düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesinde, tehdit suçu yönünden yapılan incelemede; mağdur ..."ın, yine 11/07/2017 tarihli duruşmada, şikayetçi olmadığını beyan etmiş olması karşısında, sanığa isnat edilen ve 5237 sayılı Kanun’un 106/1-1. maddesi kapsamında kalan tehdit suçunun takibi şikayete bağlı suçlardan olduğu gözetilerek, sanık hakkındaki kamu davasının, 5271 sayılı Kanun"un 223/8. maddesi hükmünce düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde mahkumiyet kararı verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle kanun yararına bozmaya konu edildiği anlaşılmıştır.
    II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
    Mağdur sanıklar ... ve ..."ün, yargılama aşamasında karşılıklı olarak şikayetlerinden vazgeçmiş olmaları karşısında, hakaret ve tehdit suçlarından açılan kamu davalarının ayrı ayrı düşürülmesi yerine, ceza verilmesine yer olmadığı ve mahkumiyet hükümleri kurulmasında isabet bulunup bulunmadığının belirlenmesine ilişkindir.
    III- Hukuksal Değerlendirme:
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309.maddesinin 1.fıkrasında “Hakim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunması halinde bu maddede düzenlenen olağanüstü yasa yoluna konu olabileceği belirtilmiştir.
    Y.C.G.K."nun 17.7.2007 gün ve 2007/145-172 sayılı, 27.3.2007 gün ve 2007/73-76 sayılı kararlarında da vurgulandığı üzere hükümdeki diğer yasaya aykırılıklar giderilmeden, uyuşmazlık konusunda karar verilmesi halinde, hukuka aykırılıkları giderme ve ülkede uygulama birliğini hukuka uygunlukla sağlama amacına hizmet için öngörülen "Kanun yararına bozma" kurumu, bünyesinde hukuka aykırılık taşıyan hükümleri onaylama sonucunu doğuracaktır.
    Uyuşmazlık konusunda bir karar vermeden önce, kanun yararına bozma istemine konu edilen hükümde başkaca yeni hukuka aykırılıkların bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
    Bu bağlamda;
    İncelenen dosyada; ... ve ..."ün aynı binada ikamet eden komşu oldukları, ..."nın eşi ... ile ... arasında belli bir dönem gönül ilişkisinin yaşandığının açığa çıkmasından sonra, ... ve ailesinin ..."yı gördükleri yerde bu konu ile ilgili tahrik edici sözler sarf ettikleri, bu sözlerin artması üzerine ..."nın eşi ..."nun evi terk ettiği, olay tarihi olan 19/02/2017 günü sabah saatlerinde ..."nın işten çıkarak evine geldiği sırada ... ile karşılaştıkları, taraflar arasında yine bu gönül ilişkisi meselesi ile ilgili geçen konuşma esnasında ..."ın ..."ya hitaben, "Ben eşinle ilişki yaşadım, a....za koydum, ben erkeğim ben yaparım" diyerek hakaret ettiği, ..."nın da ..."a hitaben "O....u çocuğu, p...n sıpası" diyerek hakaret edip, ..."ı darp ettiği ve adli emanetin 2017/31 sırasına kayıtlı bıçak ile onu yaraladığı, ardından da ..."ı "Seni Kaman"da yaşatmayacağım" diyerek tehdit edip olay yerinden uzaklaştığı iddiasıyla, her iki sanık hakkında TCK"nın 125/1-4, 129, sanık ... hakkında ayrıca aynı Kanun"un 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 29, 54, 106/1-1, 53. maddeleri uyarınca yargılanıp cezalandırılmaları talebiyle, 26.04.2017 tarihinde kamu davası açıldığı, Kaman Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/07/2018 tarihli ve 2017/131 esas, 2018/198 sayılı kararıyla, sanıklar hakkında hakaret suçlarından, TCK"nın 129/3. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına, sanık ..."nın TCK"nın 106/1-1, 62, 86/1-3.e,
    87/1-d, 29, 62. maddeleri uyarınca, sırasıyla 5 ay ve 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince, hapis cezalarına dair hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, dosya kapsamına göre; mağdur sanıkların, müdafiilerinin de hazır olduğu 11.07.2017 tarihli celsede karşılıklı olarak şikayetlerinden vazgeçtikleri, hükümlerin de istinaf ve itiraz kanun yollarına başvurulmaksızın kesinleştiği, hakaret ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerin kanun yararına bozma talebine konu edildiği anlaşılmıştır.
    Bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde;
    Mahkemece, taraflar arasında husumet bulunduğu, mağdur ... ve ailesinin sanık ..."ya yönelik tahrik edici konuşmalarının olduğu, olay tarihinde karşılaştıklarında, mağdur ..."ın hakareti üzerine sanık ..."nın karşılık verdiği, ardından sanık ..."nın yaralama ve tehdit eylemlerinde bulunduğu, sanık ..."nın haksız tahrik altında üzerine atılı suçu işlediğinin kabul edilmesine, hakaret suçunda özel tahrik maddesi olan TCK"nın 129, yaralama suçunda ise aynı Kanun"un 29. maddelerinin uygulanmış olmasına karşın, tehdit suçundan verilen hapis cezasında, sanık hakkında haksız tahrik hükmü gereğince indirim yapılmadığı anlaşılmıştır.
    Yargıtay incelemesi sırasında saptanan ve yukarıda belirtilen yeni hukuka aykırılık nedeni, kanun yararına bozma konusu yapılmadığından, belirtilen kanun yolunun niteliği gereği resen giderilemeyecektir.
    Kanun yararına bozma konusunun bu aşamada sonuçlandırılması, yapılan açıklamalar ışığında olanaklı bulunmamaktadır.
    IV- Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1-Kanun yararına bozma isteği hakkında bu aşamada bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
    2-Hükümde saptanan yeni hukuka aykırılık nedenleri açısından, kanun yararına bozma yoluna başvurulup başvurulmayacağının takdiri için, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, bu hususun değerlendirilmesinden sonra, diğer kanun yararına bozma isteminin incelenmesine, 08/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi