Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/6377 Esas 2020/1496 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6377
Karar No: 2020/1496
Karar Tarihi: 05.02.2020

Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/6377 Esas 2020/1496 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir bireyin silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Daha önce verilen hüküm Yargıtay tarafından bozulmuş ancak yeniden yapılan yargılama sonucunda beraat kararı verilmiştir. Ancak mahkeme hüküm verirken TCK'nın 220/6. maddesindeki örgüt adına suç işleme suçundan ayrıca cezalandırılamayacağına dikkat etmemiş ve artırım yapması gereken hükümleri uygulamamıştır. Ayrıca TCK'nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından Anayasa Mahkemesi kararı da göz ardı edilmiştir. Kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri: TCK 220/6, 314/3, 314/2, 62, 53, 58/9; 3713 sayılı Kanunun 5 maddesi ve 2911 sayılı Kanunun 33/c maddesi.
16. Ceza Dairesi         2019/6377 E.  ,  2020/1496 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme
    Hüküm : TCK"nın 220/6 ve 314/3 delaletiyle 314/2, 62, 53, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1-Sanık hakkında verilen Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.06.2010 tarih ve 2008/607-2010/471 sayılı kararının Yargıtay 9. Ceza Dairesince yapılan temyiz incelemesi sonucunda; "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan kurulan hükmün TCK"nın 38/2 maddesinin uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini, 2911 sayılı Kanunun 33/c maddesine muhalefet suçundan kurulan hükmün 6008 sayılı Kanun ile 3713 ve 2911 sayılı Kanunlarda yapılan değişiklikler, terör örgütünün propagandasını yapma ve izinsiz patlayıcı madde bulundurma suçlarından kurulan hükümlerin ise beraatine karar verilmesi gerekmesi" nedeniyle bozulmasına yönelik karar verildiği halde, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/307-469 sayılı ilamı ile bozma ilamına da yanlış anlam yüklenerek sanık hakkında 2911 sayılı Kanunun 33/c maddesine muhalefet suçundan da beraat kararı verildiği ve temyiz edilmeksizin kesinleştiği, sonuç itibariyle sanık hakkında araç suçlardan verilmiş bir mahkumiyet kararı bulunmadığı, araç suç olmadan sanığın TCK"nın 220/6. maddesinde düzenlenen örgüt adına suç işleme suçundan ayrıca cezalandırılamayacağı nazara alınmadan, yazılı şekilde sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulması,
    2-Kabule göre de;
    a-Temel cezadan TCK"nın 220. maddesinin 6. fıkrasının 2. cümlesindeki indirim uygulandıktan sonra, devamında 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi gereğince artırım yapılması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması,
    b-TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140E, 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, 05.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.