4. Ceza Dairesi 2019/8596 E. , 2020/475 K.
"İçtihat Metni"Basit tehdit ve hakaret suçlarından sanık ... "un (...), 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/2. maddesi yollaması ile 125/1, 43/1, 129/1, 106/1-2.cümle, 29, 62 (2 kez) ve 52/2. (2 kez) maddeleri uyarınca 1.100,00 Türk lirası ve 360,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, 360,00 Türk lirasına ilişkin adli para cezasının aynı Kanun"un 52/4. maddesine göre 3 eşit taksitte ödenmesine, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresi belirlenmesine dair, Göynük Asliye Ceza Mahkemesi"nin 15/06/2016 tarihli ve 2016/36 esas, 2016/93 sayılı kararının 06/09/2016 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 13/07/2018 tarihinde kasıtlı bir suç işlemesi sebebiyle hükmün açıklanması ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/2. maddesi yollaması ile 125/1, 43/1, 129/1, 106/1-2.cümle, 29, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.100,00 Türk lirası ve 360,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına ve 360,00 Türk lirasına ilişkin adli para cezasının aynı Kanun"un 52/4. maddesine göre 3 eşit taksitte ödenmesine dair, Göynük Asliye Ceza Mahkemesi"nin 08/05/2019 tarihli ve 2019/11 esas, 2019/40 sayılı kararının, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 27/11/2019 gün ve 94660652-105-14-15381-2019-Kyb sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/12/2019 gün ve 2019/119938 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daire"ye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
Kanun yararına bozma isteyen ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre;
1-Sanığın üzerine atılı 5237 sayılı Kanun’un 125. maddesinde düzenlenen hakaret suçunun, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinin 02/12/2016 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile değiştirilmeden önceki haliyle de, anılan maddenin 253/1-a maddesi gereğince de uzlaşmaya tâbi olması; yine basit tehdit suçunun da anılan 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı Kanun"un 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi gereğince ve şikayete tabi olması nedeniyle değişiklik önceki haliyle de uzlaşma kapsamında olduğu ancak her iki suç yönünden de sanık ve katılana soruşturma ve kovuşturma evresinde usulüne uygun bir uzlaşma teklifi yapılmadığı cihetle, dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilip, uzlaştırma işlemleri yapıldıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde;
2-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 52/4. maddesinde, “Hâkim, ekonomik ve şahsî hâllerini göz önünde bulundurarak, kişiye adlî para cezasını ödemesi için hükmün kesinleşme tarihinden itibaren bir yıldan fazla olmamak üzere mehil verebileceği gibi, bu cezanın belirli taksitler hâlinde ödenmesine de karar verebilir. Taksit süresi iki yılı geçemez ve taksit miktarı dörtten az olamaz. Kararda, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi hâlinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adlî para cezasının hapse çevrileceği belirtilir.” hükmünün yer aldığı, anılan hüküm gereğince hükmedilen adlî para cezasının taksitler halinde ödenmesine karar verilmesi halinde taksit miktarının dörtten az olamayacağı gözetilmeksizin, sanık aleyhine olacak şekilde 360,00 Türk lirası adli para cezasının 3 eşit aylık taksitle tahsiline karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma talebinin içeriğine, ihbarname tarihine, Yargıtay Kanunu"nun 14. maddesine, Yargıtay Büyük Genel Kurulu"nun 30/01/2019 gün ve 2019/1 sayılı iş bölümü kararına göre, sanık hakkında, TCK’nın 106/1. maddesinin ikinci cümlesi kapsamında sair tehdit, aynı Kanunun 125/1. maddesi uyarınca hakaret suçlarından hükümler kurulmuş bulunmakla, en ağır yaptırımı içeren suçun hakaret suçu olduğu ve bu nedenle işin incelenmesinin Yüksek 18. Ceza Dairesi"nin görevine girdiği anlaşıldığından, Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili Daire"ye GÖNDERİLMESİNE, 08/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.