Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9102
Karar No: 2016/4813
Karar Tarihi: 22.03.2016

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/9102 Esas 2016/4813 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, müteveffa ...'ın çocuğu olan küçük ...'ın soybağının reddi için dava açmıştır. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir çünkü davacının hak düşürücü süre içerisinde davayı açmamış olması nedeniyle. Ancak Yargıtay kararında, soybağı davalarının basit yargılama usulüne tabi olmadığı ve yazılı yargılama usulü uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, davacının delillerinin toplanması ve kayyıma yöneltilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şöyledir:
-Türk Medeni Kanunu'nun 284. maddesi (Soybağı davalarında yargılama usulü)
-Türk Medeni Kanunu'nun 289. maddesi (Soybağı davalarında hak düşürücü süreler)
-Türk Medeni Kanunu'nun 426. maddesi (Vesayet makamının temsil kayyımı atama halleri)
-Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi (Tarafların hukuki dinlenilme hakkı)
-Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 316. maddesi (Basit yargılama usulüne tabi dava ve işlerin listesi)
-Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 33. maddesi (Olayların anlatımı ve hukuki nitelendirme)
18. Hukuk Dairesi         2015/9102 E.  ,  2016/4813 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, soybağının reddine karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı dava dilekçesinde, küçük ...’ın müteveffa ...’ın çocuğu olmadığının tespiti ile soybağının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, dava soybağının reddi olarak nitelendirilerek, davacının hak düşürücü süre içerisinde davayı açmamış olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
    1-Basit yargılama usulüne tabi dava ve işler, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 316. maddesinde sayılmış olup, soybağı davaları bu kapsamda bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanunu"nun 284. maddesinde de bu yönde hüküm olmadığından yazılı yargılama usulü uygulanmalıdır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27.maddesi hükmüne göre, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içerir. Bu nedenle mahkemece duruşma açılarak tarafların gösterdiği diğer deliller de toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 289. maddesinde; “Koca, davayı, doğumu ve baba olmadığını veya ananın gebe kaldığı sırada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl, içinde açmak zorundadır.  Çocuk, ergin olduğu tarihten başlayarak en geç bir yıl içinde dava açmak zorundadır. Gecikme haklı bir sebebe dayanıyorsa, bir yıllık süre bu sebebin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlar."" hükmü yer almaktadır. Aynı Yasanın 426. maddesinde ise “Vesayet makamı, aşağıda yazılı olan veya kanunda gösterilen diğer hallerde ilgilisinin isteği üzerine veya resen temsil kayyımı atar: Ergin bir kişi, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri bir sebeple ivedi bir işini kendisi görebilecek veya bir temsilci atayabilecek durumda değilse, Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa, Yasal temsilcinin görevini yerine getirmesine bir engel varsa. “ hükmüne yer verilmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanununun 33. maddesi uyarınca olayları anlatmak taraflara hukuki nitelendirme ise hakime aittir. Somut olayda, davacı dede ... tarafından açılan davada küçük ...’ın gerçek babasının müteveffa ... olmadığının tespiti ile soybağının reddine karar verilmesinin istendiği ve davanın küçüğe kayyım tayin ettirilmeden karara bağlandığı anlaşılmaktadır. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında, mahkemece küçüğe kayyım tayin ettirilip davanın kayyıma yöneltilmesi, gösterdiği takdirde delillerinin toplanmasından sonra tüm delillerin birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik hasımla yargılama yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 22.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi