2. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/17377 Karar No: 2013/29831
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2013/17377 Esas 2013/29831 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2013/17377 E. , 2013/29831 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (kadın) tarafından kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayeti anneye verilen müşterek çocuk Deniz 14.09.2011 doğumlu olup, yaşı nazara alındığında anne bakım ve şefkatine muhtaçtır. Müşterek çocuk Deniz ile baba arasında 1-31 Temmuz tarihleri arasında, hafta sonu ve dini bayramlarda yatılı olarak kurulan kişisel ilişki çocuğun yaşına göre uzun süreli olup, bedeni ve fikri gelişmesi bakımından yararına uygun olmayacağı gibi, davacı annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine de engel olacaktır. Bu nedenle müşterek çocuğun yaşı göz önüne alınarak babayla yatılı kalmayacak şekilde uygun süreyle kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde düzenleme yapılması doğru bulunmamıştır. Ne var ki; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK md. 438/7). SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple, gerekçeli kararın hüküm bölümünün 5. paragrafının hükümden tamamen çıkarılmasına, yerine "Davalı baba ile velayeti kendisine bırakılmayan çocuk arasında her ayın 1. ve 3. Cumartesi günü saat 09.00"dan saat 17.00"a kadar dini bayramların 2. günü saat 09.00’dan saat 17.00"ye kadar, kişisel ilişki kurulmasına” sözcüklerinin yazılmak suretiyle hükmün bu bölümünün düzeltilmiş olarak ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.17.12.2013 (Salı)
KARŞI OY YAZISI
Davacı kişisel ilişki yönünden temyiz isteminde bulunarak anlaşmayı bozmuştur. Anlaşmalı boşanma davalarında (TMK. 166/3) eşlerden her birinin anlaşmayı bozma konusunda eşit derecede hak ve yetkileri vardır. Davaya çekişmeli yargı (TMK. m. 166/1) hükümlerine göre devam edilmek üzere temyiz edilen kararın bozulması gerekir.