11. Hukuk Dairesi 2018/5164 E. , 2019/6759 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (FİKRİ VE SINAI HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 19/07/2018 tarih ve 2018/188-2018/551 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekillerini tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2002/02139 sayılı tasarım tescil belgesiyle koruma altında olan, “Nokta”, “Dövme”, “Pırıltı”, “Petek” ve 2002/00238 sayılı tasarım tescil belgesi ile koruma altında bulunan, “Asma”, “Papatya”, “Samanyolu” ve “Yağmur Damlası” tasarımlarının sahibi olduğunu, davalının müvekkili adına tescili tasarımların imalatını dağıtımını ve satışını yaptığını, haksız rekabet yaratarak haksız kazanç elde ettiğini, davalı iş yerinde yapılan keşif sonucunda tanzim edilen tespit raporuyla, söz konusu taklit ürünlere rastlandığını ileri sürerek, 554 sayılı KHK"ya göre tescilli tasarımlarına tecavüz fiillerinin durdurulmasına ve haksız rekabetin önlenmesine taklitte kullanılan alet edavat ve ürünlere el konulmasına, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 5.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi olmak üzere toplam 10.000 TL tazminatın reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulü ile, davacı şirket adına tescilli olan, 2002/00238 numaralı 33134 kod no"lu 1.desen " Papatya" aynı no, 33120 kod no"lu 6. desen "Asma" aynı no 33133 kod no"lu 7. desen " Samanyolu", 2002/02139 no"lu 33119 kod no"lu 3.cü desen "Pırıltı" isimli tasarımların davalı şirket tarafından taklit edilerek kullanımının davacının bu tasarımlarına tecavüz niteliği taşıdığının tespitine, davalının bu tecavüzlerinin durdurularak haksız rekabetin önlenmesine, masrafı davalıdan alınmak sureti ile hükmün tirajı yüksek bir gazetenin ulusal baskısında yayınlanmasına, 2.000 TL maddi, ve 5.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki (2) ve (3) numaralı bentler, davacı vekilinin ise (4) numaralı bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Dava, tasarıma tecavüzün tespiti ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı yanın, davacı şirket adına tescilli 2002/02139-3 sayılı “Pırıltı” isimli tasarımı taklit ederek kullanmasının tasarıma tecavüz niteliğinde olduğu gerekçesiyle, tasarıma tecavüzün tespitine ve davacı yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmiştir. Ancak davalı yan, 2002/02139-3 sayılı “Pırıltı” isimli tasarımın hükümsüz kılınması talebiyle dava açmış, Mersin Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/771 Esas sayılı dosyası üzerinden görülen yargılama sonucunda anılan tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmiş, söz konusu hüküm, Dairemiz incelemesinden geçerek, onanmak suretiyle kesinleşmiştir.
554 sayılı KHK’nın “Hükümsüzlüğün Etkisi” başlıklı 45. maddesi, “Tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesi halinde, kararın sonuçları geçmişe etkili doğar. Bu nedenle, tasarım başvurusu veya tesciline hukuki bakımdan bu Kanun Hükmünde Kararname ile sağlanan koruma, hükümsüzlük kapsamında doğmamış sayılır.” hükmünü haizdir. Bu durumda, mahkemece, davacı adına tescilli 2002/02139-3 sayılı “Pırıltı” isimli tasarımın hükümsüz kılındığı, hükümsüzlük kararının geçmişe etkili olduğu gözetilerek, bu tasarım hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde anılan tasarım hakkındaki davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-) Davacı yan, davalı şirketin, kendisine ait 8 adet tasarımı taklit ederek kullandığını ileri sürerek, söz konusu tasarımlara tecavüz nedeniyle 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, davalıya ait 2 ayrı iş yerinde yapılan delil tespiti neticesinde, 2002/00238 sayılı çoklu tasarım tescil belgesinde yer alan, 1 kod numaralı “Papatya”, 6 kod numaralı “Asma”, 7 kod numaralı “Samanyolu” ve 2002/02139 sayılı çoklu tasarım belgesinde yer alan 3 kod numaralı “Pırıltı” isimli tasarıma tecavüz teşkil eder nitelikte ürünler bulunduğu, bu tasarımlar haricinde kalan tasarımlara tecavüz teşkil eder nitelikte bir ürüne ise rastlanmadığı gerekçesiyle, zikredilen 4 adet tasarıma tecavüz edildiğinin tespiti ile davacı yararına 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Ancak davacı yanın 8 adet tasarıma tecavüz nedeniyle 5.000,00 TL manevi tazminat talep ettiği, mahkemece 4 adet tasarıma tecavüzün tespit edildiği, kalan tasarımlar hakkındaki davanın ise reddedildiği gözetildiğinde davacı yararına gizli talep aşımı suretiyle 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmamış, hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir.
4-)Delil tespiti, 6100 sayılı HMK"nın "Geçici Hukuki Korumalar" başlıklı 10. kısmında düzenlenmiş olup, mahiyeti itibariyle bir geçici hukuki koruma tedbiridir. Aynı Yasa"nın 323/ç maddesinde ise, geçici hukuki koruma tedbirleri nedeniyle yapılan giderlerin yargılama giderlerinden olduğu düzenleme altına alınmıştır. Bu itibarla, mahkemece, davacı yanın dava açılmadan önce davalıya ait 2 ayrı iş yerinde yaptırdığı delil tespitine ilişkin giderler belirlenerek, bu giderlerin yargılama giderleri arasında gösterilmesi ve kabul ret oranı gözetilerek haksız çıktığı nispette davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, delil tespitine ilişkin masraflar hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülememiş, hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nuamaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına bozulmasına, 4 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 04/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.